Sarkozy’nin Hapis Cezası Onandı: Bygmalion Davasında Son Karar

Fransa Yargıtayı, eski cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy‘nin Bygmalion davasındaki hapis cezasını onaylayarak, 6 ay kesin infaz ve 6 ay ertelenmiş bir uygulama kararı verdi.

Fransa Yargıtayı, eski cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy‘nin 2012 cumhurbaşkanlığı kampanyasında yasal harcama sınırını aştığı gerekçesiyle görülen Bygmalion davası kapsamında verilen 1 yıl hapis cezasının bir kısmının kesin infazına, diğer yarısının ise ertelenmiş şekilde uygulanmasına karar verdi. Bu karar, istinaf mahkemesinin 14 Şubat 2024 tarihli kararını onaylayarak temyiz başvurusunu reddetmesiyle kesinleşti.

Mahkeme, kampanya harcamalarının yasal sınırının 22,5 milyon euro iken, gerçek harcamanın yaklaşık 43 milyon euro olduğu ve bu farkın “fiktif kongre ve parti etkinliği” adı altında çift faturalandırma sistemiyle gizlendiğini tespit etti. İlgili faturaların bir kısmı, iletişim ajansı Bygmalion ve bağlı şirketleri aracılığıyla iktidar partisi UMP’nin (Halk Hareketi İçin Birlik) kasasına yönlendirilmişti.

Mahkeme, Sarkozy’nin bu sistemi doğrudan organize etmediğini kabul etse de, kampanya harcamalarından siyasi fayda sağladığı gerekçesiyle sorumlu tutarak cezasını onadı. Ayrıca, kampanya muhasebecilerinin uyarılarına rağmen harcamaların kontrol altına alınamaması ve yasal sınırın göz ardı edilmesi de kararın temel gerekçeleri arasındaydı.

Bygmalion davasında Sarkozy’nin yanında eski kampanya yöneticisi Guillaume Lambert, UMP’nin eski yöneticileri Eric Cesari ve Pierre Chassat, organizasyon sorumlusu Jerome Lavrilleux ve Bygmalion yöneticileri de çeşitli hapis, siyaset yasağı ve yöneticilikten men edilme cezalarına çarptırılmıştı. Fransa Yargıtayı, bu sanıkların temyiz başvurularını da reddederek istinaf mahkemelerinin kararlarını onadı.

Ceza infazı konusunda hâkim, Sarkozy’nin elektronik kelepçe takılarak ev hapisinde tutulmasını öngördü. Bu uygulama, daha önceki “telefon dinleme” davasında verilen 1 yıl hapis cezasının da ev hapsiyle infaz edilmesiyle paralellik gösteriyor. Hukuk uzmanları, bu yöntemin hem güvenlik hem de sağlık açısından riskler taşıdığını, ancak siyasi figürler için “hafifletilmiş” bir ceza şekli olarak tercih edildiğini belirtiyor.

Sarkozy, Bygmalion davasının yanı sıra Libya finansmanı ve “telefon dinleme” gibi ayrı ayrı davalarla da yargı karşısında. Libya davasında 2025 yılında verilen 5 yıl hapis cezası hâlâ temyiz aşamasında ve 2026’da Paris’te yeniden duruşma bekliyor. Telefon dinleme davasında ise 2024 yılında verilen 1 yıl hapis cezası, ev hapisinde infaz edildi ve bu karar Sarkozy’nin kesinleşmiş ilk mahkumiyeti olarak kayıtlara geçti.

Bu gelişmeler, Fransa içinde geniş çaplı bir tartışma başlattı. Muhalefet partileri, kararın “siyasi baskı” ve “yargı bağımsızlığı” konularında risk taşıdığını savunurken, hükümet yetkilileri kararın hukukun üstünlüğü ilkesine uygun olduğunu vurguladı. Halk arasında ise özellikle genç seçmenler arasında “siyasi skandal” algısı güçlenmiş, sosyal medyada “#SarkozyJustice” etiketiyle büyük bir tartışma yaşandı.

Gelecek haftalarda Sarkozy, cezanın tam infaz şekli ve süresi konusunda bir ceza infaz hakimi tarafından mahkemeye çağrılacak. Uzmanlar, temyiz sürecinin tekrar gündeme gelmesi durumunda, cezanın tamamen ertelenmesi ya da hafifletilmesi ihtimalinin düşük olduğunu öngörüyor. Bu süreç, Fransa’nın siyasi elitleriyle ilgili kamuoyu algısının şekillenmesinde kritik bir rol oynayacak.