Fransa bu olaya çalkalandı! İş görüşmesine gelen yüzlerce kadına mide bulandıran tuzak

Fransa Kültür Bakanlığı’nda üst düzey bir yetkilinin, iş görüşmeleri sırasında kadın adaylara gizlice idrar söktürücü madde vererek uzun yürüyüşler ve zorunlu açık alan idrarları yaptırdığı iddiası büyük yankı uyandırdı.

Skandalın Ortaya Çıkışı ve Olayın Detayları

Fransa Kültür Bakanlığı’nda çalışan bir üst düzey yetkilinin, 2009-2018 yılları arasında iş görüşmesine gelen 240’tan fazla kadın aday üzerinde korkunç bir deney gerçekleştirdiği ortaya çıktı. İddialara göre, bu kişi kadına ikram edilen çay ve kahvelere güçlü bir diüretik (idrar söktürücü) madde ekleyerek, ardından uzun yürüyüşler sırasında kabul edilemez tuvalet ihtiyaçları yaratıyordu. Kadınlar, yürüyüş esnasında ellerinde titreme, kalp çarpıntısı, aşırı terleme gibi belirtiler yaşadıklarını, tuvalete yetişemeyip halka açık alanlarda zorunlu idrar yaptıklarını bildirdi.

Deney Tablosu ve Bilgisayar Kayıtları

Polis soruşturması sırasında yetkilinin bilgisayarında “Experiments/ P Experiments” adlı bir Excel dosyası bulundu. Dosya başlığı “Deneyler” olarak adlandırılmış ve her bir olay için tarih, verilen diüretik dozajı, kadınların fiziksel tepkileri, idrar çıkış zamanları gibi ayrıntılı bilgiler kaydedilmişti. Ayrıca, kadın adayların bacaklarına gizlice çekilen fotoğraflar da dosyada yer alıyordu.

Şikayet ve Soruşturmanın Başlaması

Olay, 2018 yılında bir meslektaşının, yetkilinin bir kadının bacağını gizlice fotoğrafladığını fark etmesi ve durumu polise bildirmesiyle gün yüzüne çıktı. Paris savcılığı bu bildirimi takiben resmi bir soruşturma başlattı. 2019 yılında yetkili, “zararlı madde verme, kamu görevlisi sıfatını kötüye kullanma, cinsel saldırı, özel hayatın gizliliğini ihlal ve uyuşturucu yasası ihlali” gibi birçok suçlamayla yargılandı. Aynı yıl görevinden uzaklaştırıldı ve resmi görevine son verildi; davanın hâlâ devam ettiği bildirildi.

Kadınların İddiaları ve Psikolojik Etkileri

Mağdurlar, yaşadıkları travmanın iş hayatına ve günlük yaşamlarına ciddi zararlar verdiğini belirtti. Bir kadın aday, “Kahve içtikten kısa bir süre sonra yürüyüşe çıkarıldım, idrar ihtiyacım dayanılmaz hâle geldi, ellerim titredi, kalbim çarptı ve terledim. Tuvalete ulaşamadığımda halka açık bir alanda zorunlu idrar yapmak zorunda kaldım” şeklinde ifadeler kullandı. Birçok mağdur, olayın ardından uzun süre psikolojik travma, iş bulma korkusu ve Paris’ten uzak durma gibi sonuçlarla karşılaştığını açıkladı.

Yasal Süreç ve Tazminat Davaları

Bazı kadınlar, bakanlığa karşı sivil tazminat davası açtı ve bu davaları kazanarak maddi tazminat elde etti. Ancak, kurumun kurumsal sorumluluğu hâlen tartışma konusu. Mağdurlar, soruşturmanın yavaş ilerlemesinden ve adaletin gecikmesinden şikayetçi. Hukuk uzmanları, kamu görevlilerinin bu tür eylemlere maruz bırakılmasının, çalışan hakları ve insan onuru açısından ciddi bir ihlal olduğunu vurguluyor.

Toplumsal ve Uluslararası Yankılar

Olay, Fransa içinde ve uluslararası medyada geniş yankı buldu. İnsan hakları örgütleri, devlet içi taciz ve cinsel istismar vakalarının şeffaf bir şekilde soruşturulması ve mağdurlara destek sağlanması çağrısında bulundu. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne yapılan başvuruların artması, benzer vakaların önlenmesi için yeni düzenlemelerin gündeme gelmesine yol açabilir.

Gelecek İçin Ne Bekleniyor?

Mahkeme sürecinin sonuçları, kamu görevlileri için yeni etik kuralların ve denetim mekanizmalarının getirilip getirilmeyeceğini belirleyecek. Uzmanlar, iş başvurularının güvenli ve adil bir ortamda yürütülmesi için hem devlet kurumları hem de özel sektörün benzer skandalları önleyecek protokoller geliştirmesi gerektiğini savunuyor.