Airbus’tan A320 ve A321 Uçakları İçin Kritik Güvenlik Uyarısı ve Türkiye’deki Havayollarının Hızlı Müdahalesi

Airbus’ın Acil Operatör Uyarısı (AOT) Detayları

Avrupa merkezli uçak üreticisi Airbus, son zamanlarda A320 ailesi bir uçağında tespit edilen yoğun güneş radyasyonu etkisinin, kritik uçuş kontrol verilerini bozabileceğini ortaya koydu. Bu bulgu, tüm hizmetteki A320neo ve A321neo tipindeki uçakların benzer bir riske açık olabileceği ihtimalini doğurdu.

Bu nedenle Airbus, Açil Operatör Uyarısı (Alert Operators Transmission – AOT) kapsamında, havacılık otoriteleriyle birlikte bir Emergency Airworthiness Directive (EAD) hazırladı ve operatörlerden uçaklarını geçici olarak yere indirmelerini, gerekli yazılım ve donanım koruma paketlerini uygulamalarını talep etti.

Bu önlem, uçuş güvenliğini birincil öncelik olarak tutan bir yaklaşım olup, yolcuların ve mürettebatın güvenliğini sağlamak için anlık ve proaktif bir müdahale olarak nitelendirildi.

Türkiye’deki Havayollarının Hızlı ve Koordineli Yanıtı

Airbus’ın uyarısı yayınlandıktan kısa bir süre sonra, Türk Hava Yolları (THY), AJet ve Pegasus gibi büyük havayolu şirketleri, ilgili talimatları uygulamaya koydu. THY, filounda bulunan 8 A320 tipini, Operatör Uyarı Bildirimi (AOT) kapsamına alarak geçici olarak yere indirdi ve güvenlik kontrollerini tamamlayana kadar hizmet dışı bıraktı.

THY İletişim Başkanı Yahya Üstün, X hesabından yaptığı açıklamada, “Filomuzdaki 8 A320 uçakları güvenlik kontrolleri tamamlandıktan sonra yeniden hizmete alınacaktır. Tüm operasyonlarımız güvenli bir şekilde devam etmektedir.” ifadelerini kullandı.

AJet Basın Müşaviri Mehmet Yeşilkaya da benzer bir tutum sergileyerek, “7 A320 uçağımız gerekli güncellemeleri aldıktan sonra yeniden uçuşa başlayacaktır. Bu süreçte EASA ve Airbus ile sıkı bir koordinasyon içindeyiz.” dedi.

Pegasus ise, “Operatör Uyarı Bildirimi kapsamındaki uçaklarımızı hızlı bir şekilde kontrol ediyor ve mümkün olduğunca az aksaklıkla hizmet vermeye devam ediyoruz. Yolcularımızı bilgilendirmek için gerekli duyuruları sürdürüyoruz.” şeklinde bir açıklama yaptı.

Bu üç büyük havayolu, aynı anda yürüttükleri kontroller sayesinde, Türkiye içindeki uçuş ağına ciddi bir kesinti yaşatmadan sorunu çözmeyi başardı.

Güneş Radyasyonu, Uçuş Kontrolleri ve Teknolojik Çözümler

Uzmanlar, özellikle yüksek irtifalarda ve tropikal bölgelerde artan güneş radyasyonu seviyelerinin modern uçakların elektronik sistemlerine etkisini uzun süredir inceliyor. Airbus’ın bu son uyarısı, radyo-frekans interferansı ve elektromanyetik parazitin, uçak kontrol bilgisayarlarının hassas verilerini bozabileceğine dair yeni bir kanıt olarak kabul edildi.

Bu bağlamda, yazılım yama paketleri ve ekstra donanım filtreleme sistemleri geliştirildi. Airbus, bu güncellemelerin sadece A320neo ve A321neo modellerine değil, aynı zamanda gelecekteki A320 ailesi uçaklarına da entegre edilmesi planını duyurdu.

Gelecek İçin Alınacak Önlemler ve Sektörün Bakışı

Airbus, “Güvenlik her zaman birinci önceliktir” diyerek, bu tür risklerin önceden tespit edilmesi ve hızlı bir şekilde operatörlere duyurulmasının önemine vurgu yaptı. Şirket, EASA ile birlikte yayımlanacak olan Emergency Airworthiness Directive’nin, küresel havacılık güvenliği standartlarını yükselteceğini belirtti.

Havacılık sektörü temsilcileri ise, bu tür acil bildirimlerin, havayolu şirketlerinin kriz yönetim süreçlerini ve bakım planlamalarını yeniden gözden geçirmesi gerektiğini işaret etti. Özellikle yazılım güncellemelerinin otomatik ve uzaktan yapılabilmesi, gelecekte benzer durumların daha az operasyonel aksaklıkla atlatılmasını sağlayacak bir yol olarak görülüyor.

Türkiye’deki havayolu şirketlerinin bu sürece gösterdiği hızlı ve koordineli yaklaşım, sektörel güvenin korunması açısından olumlu bir örnek teşkil ediyor. Uzmanlar, bu deneyimin diğer ülkeler ve havayolu firmaları için de bir referans modeli olacağını vurguluyor.