Diyanet İşleri Başkanı Safi Arpaguş, 11. Dünya Helal Zirvesi’nde Helal ve Tayib Kavramlarını Derinlemesine Değerlendirdi

Diyanet İşleri Başkanı Safi Arpaguş, 11. Dünya Helal Zirvesi’nde helal ve tayyib kavramlarını, ekonomik faaliyetlerdeki yerini ve toplumsal ahlak üzerindeki etkilerini detaylı bir şekilde ele aldı.

Zirveye Genel Bakış

İstanbul Fuar Merkezi’nde, Cumhurbaşkanlığı himayesinde, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Enstitüsü (SMIIC) işbirliğiyle, Ticaret Bakanlığı ve Helal Akreditasyon Kurumu’nun koordinasyonunda gerçekleşen 11. Dünya Helal Zirvesi, helal standartlarının küresel ölçekte tartışıldığı en önemli platformlardan biri olarak karşımıza çıktı.

Programın açılışında konuşan Safi Arpaguş, üretim standartları ve tüketim alışkanlıklarının hızlı değişim gösterdiği bir dönemde, “helal” konusunun derinlemesine ele alınmasının Müslüman toplumlar için hayırlı olmasını temenni etti.

Arpaguş’un Açıklamaları

İslam’ın ilke ve değerlerine uygun bir hayat yaşamanın sadece ibadetle sınırlı kalmadığını, ticari ve iktisadi faaliyetlerde de helal ve meşru yollardan kazanmanın ibadetin bir gereği olduğunu belirtti.

“Helal ve tayyib” kavramlarını açıklarken, tayyibatın “temiz, yararlı ve insan tabiatına uygun” anlamına geldiğini, helalin ise “Kur’an‑ı Kerim’de meşru olarak tanımlanan hayat düzeni” olduğunu vurguladı.

Arpaguş, helal bir ürünün temiz ve sağlıklı olması gerektiğini, aksi takdirde “habis” olarak nitelendirileceğini ve ibadetle uyumsuz bir hâl alacağını hatırlattı.

İnsanların haram ve kötüyle arasına koyduğu mesafenin bir kulluk vazifesi olduğunu, toplumsal değerlerin korunmasının ekonomik faaliyetlerin meşruiyetini doğrudan etkilediğini ifade etti.

Modern zamanlarda din, maneviyat ve ahlakın dışarı itildiğine dikkat çeken Arpaguş, “dünyevileşme ve maddi hırs, bireyleri ruhen ve bedenen tükenmeye sürüklemektedir” diyerek, helal‑tayyib bilincinin yeniden canlandırılması gerektiğini söyledi.

Erdoğan’ın Mesajı ve Sektörel Değerlendirme

Programda ayrıca Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mesajı okundu. Erdoğan, helal belgeli ürün ve hizmetlerin dünya çapında 2 milyar kişiye ulaştığını ve ticari kapasitesinin 7 trilyon dolar seviyesine çıktığını belirtti.

Türkiye’nin gıda güvenliği ve temiz ürün standartlarını titizlikle uyguladığını, uluslararası gıda güvenliği standartlarına uygun “Türk Gıda Kodeksi”ni tüm bölgelerde hayata geçirdiğini vurguladı.

Etkinliğe Ticaret Bakanı Ömer Bolat, İstanbul Valisi Davut Gül ve çeşitli ülkelerden temsilciler de katıldı. Katılımcılar, helal standartlarının küresel ticaretteki rolünün artacağına dair ortak bir görüş paylaştı.

Helal‑Tayyib Bilincinin Toplumsal Yansımaları

Arpaguş, helal‑tayyib bilincinin kaybolmasının “değer ve gaye bakımından ciddi yozlaşmalara” yol açacağını, toplumsal düzenin bu bilince dayanarak sürdürülebilir bir geleceğe ulaşabileceğini ifade etti.

Son olarak, “İslam’ın en temel gayesi, insanın canını, malını, neslini, aklını ve dinini korumaktır. Bu koruma, helal‑tayyib yaşam tarzı ile mümkün olur.” diyerek konuşmasını sonlandırdı.