Miras Hakkı Zedelenenler İçin İptal Davası

Miras Hakkı Zedelenenler İçin İptal Davası

Avukat Tevfik İmamoğlu, mirastan mal kaçırma olarak bilinen muris muvazaalı işlemlerde mirasçının haklarının zedelendiğini belirtti ve “Yapılan devir işlemleri muvazaalı kabul edilirse mirasçı hakkına kavuşabilir” şeklinde uyarıda bulundu.

Muvazaalı işlemler, baştan itibaren hükümsüz sayılır ve Yargıtay’ın pek çok kararında bu durum teyit edilmiştir. Avukat İmamoğlu, “Uygulamada sık karşılaştığımız durumlardan bir tanesi muris muvazaasıdır; bir kişinin mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak amacıyla üçüncü kişilere yaptığı karşılıksız kazandırmalardır” diyerek örnek verdi.

Bu tür durumlarda genellikle tapuda “satış” gibi gösterilerek mülkiyet devri yapılır. Örneğin, bir anne‑baba, “satış” izlenimi yaratarak taşınmazı bir akrabasına devredebilir; fakat gerçek niyet, mirasçılardan birini dışarıda bırakmaktır. Bu durum miras hakkının zedelenmesi anlamına gelir ve hukuki yollarla düzeltilmesi gerekir.

İmamoğlu, haklarını korumak isteyen mirasçının tapu iptali ve tescil davası açabileceğini vurguladı: “Böyle bir durumla karşılaşan mirasçı, muris muvazaası sebebiyle tapu iptali ve tescil davası açabilir. Bu davanın bir zaman aşımı yoktur; sadece mirastan feragat etmiş, çıkartılmış ya da reddetmiş kişiler bu hakkı kullanamaz“.

Mahkeme, muvazaalı işlemin tespit edilmesi durumunda, ilgili devir hiç gerçekleşmemiş gibi kabul edilir; tapu iptal edilir ve miras payları yeniden dağıtılır. Böylece mirasçılar, hak ettikleri paya kavuşur ve “mirası kaçırma” gibi bir durum ortadan kalkar.

Avukat İmamoğlu, sürecin aşamalarını da özetledi: öncelikle muvazaalı işlemin tespit edilmesi, ardından bilirkişi raporu ve tanık beyanlarıyla mahkemeye başvuru, mahkemenin kararının tapu dairesine bildirilmesi ve son olarak tapu kaydının düzeltilmesi. Bu süreçte bir uzman avukatın desteği kritik öneme sahiptir, çünkü delil toplama ve hukuki argümanların hazırlanması titizlik gerektirir.

Sonuç olarak, miras hakkı zedelenen herkes, yasal süreci başlatarak hakkını arayabilir; bu da mirasın adil ve şeffaf bir şekilde dağıtılmasını sağlar.