TELE1 Yayın Yönetmeni Casusluk İddialarıyla Gözaltında

TELE1 Yayın Yönetmeni Casusluk İddialarıyla Gözaltında
Yayınlama: 24.10.2025
6
A+
A-

Sabahın erken saatlerinde casusluk soruşturması kapsamında gözaltına alınan TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ’ın avukatı Bilgütay Hakkı Durna, İstanbul Emniyet Müdürlüğü önünde basın açıklaması yaptı. Durna, müvekkiline yönelik ‘casusluk’ suçlamalarının tamamen temelsiz olduğunu belirtti.

Durna, “Bu iddia, normal koşullarda gülüp geçeceğimiz türden bir iddia olurdu, ancak ülkenin içinde bulunduğu koşullarda ciddiye alıyoruz. Şu anda savcılığın açıklamalarını takip ediyoruz. Bu kadar sık açıklama yapılmasının nedenini anlamış değiliz. Savcılığın görevi kamuoyu oluşturmak değil, süreci yönetmektir,” dedi.

Yanardağ’ın emniyetteki ifadesi de ortaya çıktı. Gazeteci Merdan Yanardağ, ifadesinde “Hüseyin Gün’ü tanımıyorum. Bu, 5. sınıf bir kumpas. Hayatım boyunca Filistin halkı ile dayanışma içinde oldum. 2019 seçimine müdahale etme gibi bir durumum asla söz konusu olmadı. O seçim döneminde yalnızca gazetecilik yaptık, konuklar aldık. Hayatım boyunca hiç kimseyle gazetecilik faaliyeti dışında bir ilişkide bulunmadım. Bu, bana ve TELE1’e yönelik kötü kurgulanmış 5. sınıf bir kumpas,” ifadelerini kullandı.

Bu olay, Türkiye’de gazetecilik faaliyetlerinin ve basın özgürlüğünün sınırları konusunda endişeleri beraberinde getirdi. Gazetecilerin ve yayın organlarının, siyasi iktidarlar ve diğer güç odakları tarafından hedef alınma vakaları Türkiye’de ve dünyada sıkça görülmektedir. Gazetecilik, demokratik toplumların işleyişinde kritik bir rol oynamaktadır ve gazetecilerin bağımsızlığı, objektifliği ve soruşturmacı yaklaşımı, toplumların sağlıklı bilgi edinmesi ve hesap sorabilmesi açısından büyük önem taşımaktadır.

Merdan Yanardağ’ın gözaltına alınması ve hakkında casusluk iddiasıyla soruşturma başlatılması, Türkiye’de basın özgürlüğü ve adalet sistemi üzerinde önemli soru işaretleri yaratmıştır. Bu tür olaylar, uluslararası kamuoyu tarafından da yakından takip edilmekte ve ilgili ülkelerin basın özgürlüğü karnesini etkilemektedir.

Yanardağ’ın avukatı Durna’nın belirttiği gibi, sürecin şeffaf bir şekilde yürütülmesi ve iddiaların somut delillerle desteklenmesi gerektiği vurgulanmalıdır. Ayrıca, sürecin siyasi etkilerden uzak, adil ve hukuki çerçevede yürütülmesi beklenmektedir.

Bir Yorum Yazın


Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.