25 ülkeye ihracat yapıyordu! Türkiye’nin gıda devi iflasın eşiğinde

Saraylım Tarım’ın mali sıkıntısı ve mahkeme kararı

Saraylım Tarım, Türkiye’nin 35 ilinden temin ettiği yaş meyve ve sebzeleri işleyerek 25 ülkeye ihracat yapan bir gıda devi olarak biliniyordu. Ancak 2023 yılı sonunda artan maliyetler, döviz kurlarındaki dalgalanmalar ve küresel talep daralması şirketi ciddi bir finansal darboğaza sürükledi. Şirket, bu süreçte konkordato başvurusunda bulunarak mahkemeden geçici koruma talep etti.

Çorum 4. Asliye Hukuk Mahkemesi, Sarı Lım Tarım’a üç aylık geçici mühlet tanıdı ve bu sürenin iki ay daha uzatılmasına karar verdi. Karar yalnızca Sarı Lım Tarım için değil, aynı grup bünyesindeki dört şirket ve ortakları için de geçerli olacak şekilde genişletildi. Mahkeme, konkordato sürecinin seyrini belirleyecek kritik duruşmayı 28 Ocak 2026 tarihine erteledi.

Bu duruşmada şirketlerin toparlanma planları, alacaklıların talepleri ve olası yeniden yapılandırma seçenekleri değerlendirilecek. Uzmanlar, şirketin dış borçlarını yeniden yapılandırması, üretim maliyetlerini düşürmek için teknoloji yatırımları yapması ve ihracat pazarlarını çeşitlendirmesi gerektiğini vurguluyor.

Şirketin 2023 mali tabloları, net satış gelirlerinin artmasına rağmen net kâr marjında belirgin bir düşüş olduğunu gösteriyor. Bu durum, kârın erozyonuna işaret ederken, nakit akışında da sıkıntıların yaşandığını ortaya koyuyor. Finansal raporlar, özellikle hammadde teminindeki artış ve lojistik maliyetlerinin şirketin kârlılığını olumsuz etkilediğini işaret ediyor.

Yerel ekonomi ve istihdam açısından da önemli bir şirket olan Sarı Lım Tarım’ın iflas riski, Çorum bölgesinde yüzlerce kişiyi doğrudan etkileyebilir. İşçi sendikaları, olası iş kayıplarını önlemek için devlet desteği talep ederken, yerel yöneticiler de bölgenin gıda ihracatındaki payının korunması gerektiğini vurguluyor.

Şirketin mevcut durumu, Türkiye’nin gıda ihracatındaki genel kırılganlıkları da gözler önüne seriyor. Uzmanlar, benzer ölçekli firmaların da benzer risklerle karşı karşıya olabileceğini ve sektörel bir destek mekanizmasının oluşturulması gerektiğini belirtiyor.