İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, işgal altındaki Doğu Kudüs'te yer alan Mescid-i Aksa'ya polis koruması eşliğinde baskın düzenledi. Bu ziyaret, Yahudilerce kutsal kabul edilen Sukot (Çardaklar) Bayramı kapsamında ve 'Gazze'deki savaşta zafer ve esirlerin geri dönmesi için dua etmek' amacıyla gerçekleştirildi.

Ben-Gvir, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda da '2 yıl sonra zafer bizim ve buranın sahibi biziz' ifadelerini kullandı. Baskının ardından paylaşılan görüntülerde, Ben-Gvir'in Ağlama Duvarı'nda aşırı sağcılarla dans ettiği görüldü. Bu olay, bölgedeki gerilimlerin ve çatışmaların devam ettiği bir dönemde gerçekleşti.Mescid-i Aksa, Müslümanlar için kutsal bir mekân olup, İsrail ile Filistin arasındaki anlaşmazlıkların odağında yer almaktadır. İsrail'in bu tür baskınları ve açıklamaları, Filistinliler ve uluslararası toplum tarafından şiddetle eleştirilmektedir. Bu olaylar, iki taraf arasındaki barış sürecini zorlaştırmakta ve bölgedeki güvenliği tehdit etmektedir.Ben-Gvir'in bu ziyareti ve açıklamaları, İsrail iç siyasetinde de yankı buldu. Ben-Gvir'in aşırı sağcı görüşleri ve bu tür eylemleri, İsrail'in daha sert bir güvenlik politikası izlemesine yönelik talepleri pekiştirmektedir. Bu durum, Gazze Şeridi ve Batı Şeria'da yaşayan Filistinliler için daha fazla kısıtlama ve kontrol anlamına gelmektedir.Bu tür olaylar, uluslararası toplumun dikkatini bir kez daha İsrail-Filistin çatışmasına çekmiştir. Birleşmiş Milletler ve diğer uluslararası kuruluşlar, taraflara itidal ve barış çağrısında bulunmuşlardır. Çatışmanın çözümü için uzun süredir devam eden diplomatik çabalar, bu tür provakatif eylemler nedeniyle sekteye uğramaktadır.Sonuç olarak, İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı'nın Mescid-i Aksa'ya baskını, bölgedeki gerilimleri artırmış ve barış sürecini olumsuz etkilemiştir. Uluslararası toplumun çağrılarına rağmen, tarafların daha ılımlı ve barışçı adımlar atması gerekmektedir.