Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, ödemeler dengesi istatistiklerine ilişkin önemli bilgiler paylaştı. Yılmaz, "Cari işlemler dengesindeki olumlu görünüm ve rezervlerimizdeki artış, kararlılıkla uygulamaya devam ettiğimiz dezenflasyon sürecine katkı vermektedir" dedi.

Ağustos ayında cari dengenin 5,5 milyar dolar ile tarihi en yüksek seviyede aylık fazla verdiğini belirten Yılmaz, yıllıklandırılmış cari açığın ağustos ayı itibariyle 18,3 milyar dolara gerilediğini açıkladı. Yılmaz, yıl sonu itibarıyla cari açığın milli gelire oranının OVP tahminleri ile uyumlu gerçekleşmesini ve ödemeler dengesinin dış finansman, döviz kuru ve rezervler açısından enflasyonu destekleyici rolünün sürmesini beklediklerini ifade etti.Azalan cari açık ve risk primlerindeki düşüşün, dış borçlanma ihtiyacını miktar olarak azalttığını, kamu ve özel kesim için oran olarak borçlanma maliyetlerini düşürdüğünü aktaran Cevdet Yılmaz, "Sürdürülebilir cari denge ile dış finansman ihtiyacını azaltmayı, güçlenen makro finansal istikrarımız ile ekonomimizin direncini artırmayı amaçlıyoruz. Yapısal reform adımlarımız sayesinde cari dengedeki kazanımlarımızı kalıcı hale getirmeyi, verimlilik artışlarını odağına alan bir büyüme modeliyle vatandaşımızın refahını kalıcı olarak yükseltmeyi hedefliyoruz" açıklamasında bulundu.Ekonomistler, bu gelişmelerin Türkiye'nin ekonomik istikrarını güçlendirdiğini ve gelecekteki büyüme potansiyelini artırdığını düşünüyor. Cari dengenin iyileşmesi ve rezervlerin artması, Türkiye'nin dış finansman ihtiyacını azaltarak ekonomisinin direncini artırıyor. Bu durum, yatırımcıların güvenini kazanarak ülkede daha fazla yatırım yapılmasını sağlayabilir.Benzer şekilde, geçmişte cari dengenin iyileştiği dönemlerde, Türkiye'nin ekonomik büyümesi de hız kazanmıştı. Örneğin, 2000'li yılların başlarında Türkiye'nin cari dengesinde görülen iyileşme, o dönemde ülkede hızlı bir ekonomik büyüme yaşanmasına neden oldu.Ancak, küresel ticaret belirsizliklerinin artması ve dış ticaret açığındaki olası artışlar, Türkiye'nin cari dengesini olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle, Türkiye'nin yapısal reform adımlarını sürdürmesi ve verimlilik artışlarını odağına alan bir büyüme modelini benimsemesi önemlidir.Sonuç olarak, Türkiye'nin cari dengesindeki olumlu görünüm ve rezervlerindeki artış, ekonomik istikrarın güçlenmesi açısından önemli bir adım olarak değerlendirilebilir. Gelecekteki gelişmelerin yakından takip edilmesi ve ekonomik politikalarda gerekli ayarlamaların yapılması, Türkiye'nin sürdürülebilir büyümesini sağlayabilir.