Gergin Omurilik Sendromu’nda Erken Tanı Hayati

Gergin Omurilik Sendromu’nda Erken Tanı Hayati
Yayınlama: 08.11.2025
0
A+
A-

Erken Tanının Önemi



Prof. Dr. Alp Özgün Börcek, "Özellikle çocukluk çağında belde orta hatta bir leke, delik ağzı veya tüylenme fark edilirse mutlaka bir beyin cerrahı tarafından değerlendirilmelidir. Erken tanı ve doğru müdahale, hastalığın ilerlemesini önlemede büyük önem taşır." diyerek Gergin Omurilik Sendromu'nun (GÖS) zamanında tespit edilmesinin hayat kurtarıcı olabileceğini belirtti.



Sendromun Mekanizması ve Belirtileri



GÖS, omuriliğin normalden daha aşağıda sabitlenmesi ya da çevresindeki bağ dokularının (filum terminale) gerilmesiyle ortaya çıkar. Bu mekanik sıkışma, omuriliğin doğal hareket kabiliyetini sınırlar ve zamanla sinirlerde geri dönüşü olmayan hasarlara yol açar. İlaç tedavisiyle sonuç alınması mümkün değildir; kesin tanı konulan vakalarda cerrahi müdahale şarttır.

Sendromun belirtileri oldukça çeşitlidir: bel ve bacak ağrısı, yürüme güçlüğü, sık düşme, idrar kaçırma ve nadiren dışkı kontrol kaybı. "Her bel ağrısını sıradan saymak büyük bir hata olur," diyerek Prof. Dr. Börcek, bu semptomların göz ardı edilmemesi gerektiğini vurguladı.

Cilt Yapısı Tanı İçin İpuçları



Bel bölgesindeki cilt anomalileri de tanı sürecinde önemli ipuçları sunabilir. Doğuştan var olan kırmızı leke, aşırı kıllanma ya da gamze benzeri çöküntüler, omurilikte bir anormalliğin habercisi olabilir. Bu tür dış görünüş farklılıkları, özellikle çocukluk döneminde fark edilirse hızlı bir nörolojik değerlendirme gerektirir.

Cerrahi Müdahale ve Teknik Detaylar



Cerrahi işlem genellikle belin üst kısmında küçük bir kesiyle gerçekleştirilir. Omuriliği geren bağ dokusu (filum terminale) serbest bırakılır, zar açılarak sıkışmaya neden olan doku kesinilir. Ortalama operasyon süresi yaklaşık bir saat civarındadır. Ameliyat sırasında sinir fonksiyonlarını izleyen nöromonitörizasyon teknolojisi, sinir hasarı riskini minimuma indirir.

Erken Müdahale Başarı Şansını Artırır



Prof. Dr. Börcek, cerrahi sonrası başarı oranının hastalığın tanı süresiyle doğrudan ilişkili olduğunu belirtti. "Hastalık ne kadar erken fark edilirse, sinirler üzerindeki baskı o kadar az olur ve iyileşme şansı o kadar yükselir." Ancak yıllar içinde gelişen idrar kaçırma gibi ileri bulgular varsa tam düzelme beklemek zorlaşır.

Ameliyat sonrası üçüncü ayda MR kontrolü yapılır, ardından hastanın yaşı ve hastalığın seyrine göre yıllık takip planı hazırlanır. GÖS nadir bir hastalık olsa da tanı gecikirse kalıcı felç, idrar ve dışkı kontrol kaybı ya da omurga eğriliği gibi ciddi sonuçlar doğurabilir. Bu sebeple her bel ağrısı ve yürüme güçlüğü detaylı bir şekilde araştırılmalıdır.
Bir Yorum Yazın


Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.