Yılmaz Vural, futbolun sadece bir oyun olmadığını, aynı zamanda toplumsal bir fenomen olduğunu vurguladı ve Türkiye’deki futbol yönetiminin köklü bir değişime ihtiyacı olduğunu belirtti.
Röportajın Genel Görünümü
Haberler.com ekranlarında Dilşad Özcan’ın yönettiği özel programda,
Türk futbolunun efsane isimlerinden Yılmaz Vural, hem kariyerinin dönüm noktalarını hem de Türkiye’de futbolun geleceğine dair görüşlerini paylaştı. "Futbol bir spor değil,
çok önemli bir sosyal olay" diyerek sözlerine başladı ve bu söylemiyle futbolun toplumsal etkisine dikkat çekti.

Yönetim Eleştirileri
Vural,
Türkiye’de futbolu yönetebilen kimse olmadığını iddia ederek, mevcut sistemin köklü bir dönüşüm gerektirdiğini savundu. "Türkiye’de futbolu yöneten kimse yok" sözleriyle federasyona sert bir eleştiri getirdi ve "Türk futboluna yazık oldu, elimizden gitmek üzere" diyerek krizin derinliğine işaret etti. Ayrıca, "TFF, 686 teknik direktörden Montella kadar bir isim yetiştiremediyse bu kimin suçu?" sorusunu yönelterek sorumluluğu üst yönetime yıktı.
Taraftar ve Kültür
Teknik adam, taraftar kültürüne de değinerek "Biz de İngiltere’deki holigan taraftarlardan gördük de böyle olduk" şeklinde bir benzetme yaptı. Ankaraspor, Gençlerbirliği ve Sarıyer gibi takımlarda yaşadığı zorlukları anlattı ve "Ben Türkiye’nin en zor başkanlarıyla çalıştım" diyerek bu süreçteki mücadelelerini özetledi.
Antrenörlük Felsefesi
Vural, "Oyuncularıma karşı eğlenceli bir kişiliğim var ama maç ve antrenman anlarında bambaşka bir Yılmaz Vural var" diyerek antrenörlükteki iki yüzlülüğünü ortaya koydu. Türkiye’de takımların "üç antrenmanla maça çıktığını" belirterek, disiplin ve hazırlık eksikliğine dikkat çekti. "Türkiye’de antrenörlerin yeterli gelişimi sağlayamadığını" vurguladı ve bu durumun ulusal başarıları nasıl engellediğini açıkladı.
Milli Takım ve Gelecek Vizyonu
En çarpıcı ifadelerden biri, "
Milli Takım’da antrenörlüğün en kralını yaparım" şeklindeki iddiası oldu. Geçmişte kendisine gelen teknik direktörlük tekliflerini reddetmiş olmasına rağmen, ülkenin en üst düzey görevinde bulunmaya hazır olduğunu belirtti. Fatih Terim’e gönderme yaparak "Türkiye sayemde bir imparator kazandı" sözleriyle kendi mirasını da hatırlattı.
Genç Yetekler ve Tavsiyeler
Gelecek vaat eden genç oyunculara da değinen Vural, Arda Güler’e "
Real Madrid’de kalmalı" tavsiyesinde bulundu ve Arsenal’e transfer olmasını engellemesi gerektiğini vurguladı. Yurt dışındaki genç oyuncuların istikrarlı kariyerler kurmasının Türk futbolu için kritik olduğunu savundu.
Kapanış
Röportajın sonunda, "Dünyaya yine gelsem antrenör olamıyorsam tiyatrocu olmak isterdim" diyerek hayatının hiçbir döneminde pişmanlık yaşamadığını belirtti. "Hiçbir pişmanlığım yok" sözleriyle konuşmasını noktaladı ve futbolun bir tutku, bir yaşam biçimi olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.