
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, ABD ziyareti kapsamında Trump’ın başkanlık ofisinde, iki ayrı aşamada ve ardından özel temsilcilerle uzun oturumlar gerçekleştirerek Suriye, Filistin, Ukrayna ve İran konularını masaya yatırdı.

İlk aşamada, Fidan ve Marco Rubio başta olmak üzere ABD’nin üst düzey temsilcileri, Suriye’nin ekonomik geleceğiyle ilgili kritik bir mevzuat olan Sezar Yasasının kaldırılması üzerine görüş alışverişinde bulundu. Fidan, “Beyaz Saray’ın başta Sayın Trump olmak üzere Suriye meselesinde oldukça yapıcı bir tavır takınmaları, Türkiye olarak bizim çok olumlu bulduğumuz bir husus” diyerek ABD’nin tutumunu övgüyle karşıladı.
Fidan, Sezar Yasası’nın Suriye yatırımlarını kısıtladığını ve bölgenin yeniden kalkınma sürecine büyük engel teşkil ettiğini vurguladı. “Yasa tamamen ortadan kaldırılmalı, Kongre’den kalıcı bir düzenleme çıkartılmalı” şeklindeki açıklaması, Türkiye’nin ekonomik diplomasi stratejisinin bir parçası olarak öne çıktı. Ayrıca, yasa kaldırıldığında Suriye’nin yeniden inşası için yeni yatırım fırsatlarının doğacağına işaret etti.
Görüşmelerde, Suriye’nin kuzeyinde ve güneyinde hâlâ devam eden çatışma noktalarına değinildi. Fidan, “Güneyde Süveyda, kuzeydoğuda ise PKK/YPG destekli Suriye Demokratik Güçleri (SDG) bulunuyor; bu bölgelerin istikrarsızlığı, Suriye’nin bütünlüğünü tehdit ediyor” diyerek, uluslararası toplumun bu riskleri göz ardı etmemesi gerektiğini belirtti. Amerika’nın bu konuda “durumu anladığını” ve “yönetimin aynı görüşte olması” gerektiğini vurguladı.
Fidan, aynı oturumlarda Steve Witkoff ve Tom Barrack ile Filistin dosyasının detaylarını, ateşkes sürecini ve Ukrayna’da savaşın sonlandırılması için olası adımları tartıştı. İran nükleer müzakereleri de gündemdeydi; Fidan, “Amerika’nın durduğu noktada nasıl bir ilerleme kaydedileceği konusunda da görüş birliği sağlanmalı” diye konuştu.
Son olarak, Fidan, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin Gazze ateşkesi ve bölgesel barış planları konusundaki çalışmalarını değerlendirdi. “Barış planının hayata geçmesi için BM Kararı şart; biz de bu sürecin her aşamasında aktif rol alıyoruz” diyerek, Türkiye’nin çok taraflı diplomasi çabalarını yineledi.
Bu kapsamlı temaslar, Türkiye’nin dış politika önceliklerini ABD ve diğer uluslararası aktörlerle doğrudan ve şeffaf bir biçimde paylaşma çabasını gösteriyor. Fidan, tüm görüşmelerin ardından Cumhurbaşkanı Ahmet Şara’ya görüşme sonuçlarını ilettiğini ve “Türkiye’nin bölgesel istikrar ve ekonomik kalkınma konularında sorumluluk almaya hazır olduğunu” vurguladı.