II. Dış Ticaret Zirvesi: Sürdürülebilir Fazla Veren Türkiye Vizyonu Ortaya Çıktı

II. Dış Ticaret Zirvesi, “Sürdürülebilir Dış Ticaret Fazlası Veren Türkiye Vizyonu” temasıyla İstanbul’da gerçekleşti. Akademi, kamu ve iş dünyasının ortak çabasıyla dış ticaret politikasının yeni bir rota çizeceği vurgulandı.

Zirveye Genel Bakış

II. Dış Ticaret Zirvesi, İstanbul Kültür Üniversitesi Uluslararası Ticaret ve Finansman Bölümü ile DIŞYÖNDER’in ortak organizasyonu olarak 12 Kasım 2025 tarihinde başladı. Zirve, ülkenin dış ticaret fazlası verme stratejisini sürdürülebilir bir çerçeveye oturtmayı amaçlayan ilk geniş çaplı buluşma olma özelliği taşıdı.

Açılış Konuşmaları

Dr. Hakan Çınar, DIŞYÖNDER Başkanı olarak, “Türkiye’nin dış ticaret fazlası hedefi, sadece sayısal bir artış değil; ekonomik, çevresel ve teknolojik dönüşümün bir bütünüdür” diyerek konuşmasını tamamladı. “Makro ekonomik faktörlerin doğru yönetimiyle, sürdürülebilir büyüme sağlanabilir” şeklinde vurgu yaptı.

Prof. Dr. Nebile Korucu Gümüşoğlu, İKÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı, “Bu vizyon, bütüncül kalkınma anlayışının bir simgesi” diyerek sözlerine ekledi.

Çetin Tecdelioğlu (TİM Başkan Yardımcısı, İDDMİB Yönetim Kurulu Başkanı), “Türkiye’nin coğrafi konumu, lojistik altyapısı ve güçlü gümrük sistemi, ülkeyi küresel ticarette bir avantaj kalesi haline getiriyor” dedi ve ihracatta dünya ilk 10’a girme hedefini yineledi.

Dr. Bahar Akıngüç Günver (İKÜ Mütevelli Heyet Başkanı) ise zirvenin “bugünün sorunlarına yanıt, yarının fırsatlarına yatırım” olduğunun altını çizdi.

Prof. Dr. Fadime Üney Yüksektepe (İKÜ Rektörü) ve Ticaret Bakan Yardımcısı Sezai Uçarmak, akademi‑sektör sinerjisinin ülke kalkınmasındaki kritik rolüne işaret ederek, “Bu tip etkinliklerin artışı, dış ticaret politikasının dinamizmini artıracaktır” şeklinde konuştu.

Başkanlık makamından Prof. Dr. Ömer Bolat’ın gönderdiği mektup, “verimli bir zirve” dileklerini içeriyordu.

Yol Haritası Sunumu

İKÜ Dr. Öğretim Üyesi Ayşegül Ketenci, “Sürdürülebilir Dış Ticaret Fazlası Veren Türkiye Vizyonu” yol haritasını detaylandırdı. Harita, ihracat çeşitliliği, yeşil lojistik, dijital gümrük süreçleri ve yetkilendirilmiş yükümlü (E‑A‑R) sisteminin entegrasyonu gibi başlıkları içeriyordu. Önerilen adımlar, DIŞYÖNDER’in önceki strateji çalıştayında belirlenen 12 temel maddeye dayanıyordu.

Panel Oturumları

1. Oturum – Sürdürülebilir Büyüme ve Finansman

Ernst & Young Şirket Ortağı Sercan Bahadır moderatörlüğünde, Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürü Mehmet Ali Kılıçkaya, Ürün Güvenliği Genel Müdürü Hakkı Karabörklü, Türk Eximbank Genel Müdürü Ali Güney ve SEDEFED Başkanı Emine Erdem, dış ticarette yeşil finansman, karbon ayak izi raporlaması ve sürdürülebilir tedarik zinciri konularını masaya yatırdı.

2. Oturum – Üniversite‑Sanayi İş Birliği ve Dijitalleşme

Prof. Dr. N. Öykü İyigün (İstanbul Ticaret Üniversitesi), Prof. Dr. Mehmet Naci Efe (İş İnsanları Platformu) ve Prof. Dr. Sondan Durukanoğlu (Kadir Has Üniversitesi) katıldı. Tartışma, akademik araştırmaların sektörel inovasyona entegrasyonu, veri analitiği ve yapay zekâ destekli gümrük süreçlerine odaklandı.

3. Oturum – Küresel Rekabet, İnovasyon ve Marka Değerleri

Raif Can (Ticaret Araştırmaları ve Risk Değerlendirme Genel Müdürü), Süleyman Orakçıoğlu (Damat Tween Yönetim Kurulu Başkanı), Murat Kolbaşı (Arzum ve DEİK Hong Kong İş Konseyi Başkanı) ve Fatih Tuğrul Topaç (İGE Genel Müdürü) Türkiye’nin inovasyon ekosistemi, uluslararası marka algısı ve rekabet gücünü değerlendirdi. Orakçıoğlu, “40 yıllık emeğin birikimi, bugün yabancı firmaların bizden randevu almasını sağlıyor” dedi.

Gelecek Perspektifi

Zirvenin kapanış konuşmasında fütürist Ufuk Tarhan, “Dış Ticaretin Geleceği: Dijital Ufuklar” başlıklı söyleşiyle, blokzincir tabanlı gümrük sistemleri, dijital para birimlerinin ticarette kullanımı ve yapay zekâ destekli pazar öngörüleri gibi konulara değindi. Tarhan, “2028 yılına kadar dış ticaret işlemlerinin %70’inin dijital ortamda gerçekleşmesi mümkün” tahmininde bulundu.

Genel olarak zirve, Türkiye’nin dış ticaret fazlası hedefini sürdürülebilir bir çerçeveye oturtma yönünde kritik bir adım olarak değerlendirildi. Katılımcılar, ortak çalışma mekanizmalarının devam edeceği ve yol haritasının 2026‑2028 yılları arasında somut projelere dönüştürüleceği konusunda mutabakata vardı.