İSRAİL Başbakanı Binyamin Netanyahu, hakkındaki yolsuzluk davasının düşürülmesinin suçunu kabul etmesine bağlı olduğunu yineledi. Netanyahu, “Bu olmayacak. Kimse benim bunu yapacağımı söylemiyor ve kesinlikle yapmayacağım” diyerek, Cumhurbaşkanı Isaac Herzog‘dan af talebinde bulunmayacağını kesin bir dille belirtti.

Netanyahu, ABD Başkanı Donald Trump‘ın kendisi için Herzog’tan af talebinde bulunmasını içeren mektuptan memnun olduğunu söyledi. Trump’ın bu hamlesi, Netanyahu’nun uluslararası destek arayışının bir parçası olarak yorumlandı ve hem Amerikan hem de İsrail çıkarlarına hizmet ettiği iddia edildi.
Netanyahu, yeni seçilen New York Belediye Başkanı Zohran Mamdani‘nin kenti ziyaret etmesi halinde kendisinin gözaltına alınması yönündeki iddialara da yanıt verdi. “Oraya gitmekten korkuyor muyum? Kesinlikle hayır. Elbette hayır” diyerek, bu tür tehditlerin politik bir oyun olduğuna dikkat çekti.
Netanyahu’nun açıklamaları, İsrail iç politikasında ve uluslararası ilişkilerde yeni bir gerilim noktasına işaret ediyor. Yolsuzluk davasının seyrine dair belirsizlik, hem yerel hem de dış yatırımcıların gözünü üzerken, af talebinin reddedilmesi, Netanyahu’nun yasal süreçlerden kaçınma stratejisinin bir parçası olarak değerlendiriliyor. Uzmanlar, bu durumu “İsrail’in demokratik kurumları için bir sınav” olarak nitelendiriyor.
Netanyahu, “Suçumu kabul etmediğim sürece hiçbir af talebinde bulunmayacağım” sözleriyle, yargı sürecinin bağımsız devam etmesi gerektiğini vurguladı. Bu tutum, hem iç kamuoyunda hem de dış diplomatik arenada dikkat çekici bir duruş sergiliyor ve önümüzdeki haftalarda mahkeme kararının ülke siyasetindeki etkileri yakından izlenecek.