Tiroit Kanseriyle Mücadelede Çaycılık

Tiroit kanseri ve şeker hastalığıyla mücadele eden Yakup Ceniklioğlu, Aydın’ın Saathane Meydanı’nda çay satışı yaparak ailesinin geçimini sağlıyor.

Yakup Ceniklioğlu’nun Zorlu Yolculuğu

İlkadım ilçesinde doğup büyüyen, dört çocuk babası Yakup Ceniklioğlu, 2019’dan beri tiroit kanseri ve diyabetle savaş halinde. Hastalığı nedeniyle iki kez tiroit ameliyatı geçirdi ve her seferinde kanserin pençesinden kurtulmayı başardı. Ancak 2023’te kanser tekrar nüksetti ve üçüncü bir kez tedavi sürecine girdi.

Çaycılıkla Yeniden Doğuş

Eskiden Çarşamba ilçesinde köfte dükkanı işleten Ceniklioğlu, işini iflas ettikten sonra Aydın şehir merkezine taşındı ve Saathane Meydanı’nda çaycılık yapmaya başladı. “Ailede tek çalışan benim” diyerek, hem hastalıklarıyla mücadele ediyor hem de dört çocuğunun eğitim ve hayat masraflarını karşılıyor. Günlük 15 bin TL kira ödeyen Ceniklioğlu, bu rakamı çay satışlarından elde ettiği gelire bağlayarak ailesini ayakta tutuyor.

Günlük Mücadele ve Destek

“Şeker hastası olduğum için günde dört kez insülin iğnesi vuruyorum,” diyor Yakup. Hastalığının ağır seyrine rağmen, esnaf arkadaşlarından maddi ve manevi destek alıyor. Çaycılık tezgahında müşterileriyle sohbet ederken, kanser tedavisi ve rutin kontrolleri için hastane randevularına da ara veriyor.

İki kızını evlendirmiş, bir kızını ve bir oğlunu okula gönderiyor. “Ayakta durmaya çalışıyorum,” diyerek, sadece maddi değil, duygusal bir dayanıklılık da sergiliyor.

Sağlık ve Ekonomik Zorlukların Kesiştiği Nokta

Tiroit kanseri, özellikle erken teşhis edilmezse yaşam kalitesini ciddi şekilde düşüren bir hastalık. Yakup gibi düşük gelirli hastalar, tedavi masrafları ve günlük yaşam giderleri arasında denge kurmakta zorlanabiliyor. Bu bağlamda, Aydın’da “sağlık destek programları” ve yerel esnaf dayanışması, hastaların yaşam mücadelesinde kritik bir rol oynuyor.

Toplumun Dayanışması ve Gelecek Umudu

Saathane Meydanı’ndaki diğer çay satıcıları, Yakup’un durumunu öğrendikçe ona ücretsiz çay ve yiyecek ikramı yapıyor, hatta bazıları haftalık bağış kampanyaları düzenliyor. “Biz bir aileyiz, birbirimize destek olmamız gerekiyor,” diyor bir esnaf. Yakup, bu desteğin motivasyon kaynağı olduğunu ve hastalığa karşı mücadelede yalnız olmadığını vurguluyor.

Bu gerçek yaşam öyküsü, hem sağlık hem de ekonomik zorlukların bir arada nasıl üstesinden gelinebileceğine dair umut verici bir örnek sunuyor.