KKTC Cumhurbaşkanı ve bağımsız cumhurbaşkanı adayı Ersin Tatar, yaklaşan cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde başkent Lefkoşa’da Sarayönü Meydanı’nda büyük bir miting düzenledi. Ulusal Birlik Partisi (UBP), Demokrat Parti (DP) ve Yeniden Doğuş Partisi (YDP) gibi sağ‑kanat partilerin oluşturduğu ittifak sahneye çıktı. Tatar, “Sarayönü, Kıbrıs Türkünün varoluş mücadelesinin ve demokrasinin köşe taşıdır” diyerek, meydanın tarihsel önemine dikkat çekti.

“Bu meydan, Dr. Fazıl Küçük ve Rauf Denktaş gibi önderlerimizin izlerini taşır. Bugün burada, Kıbrıs Türk halkı olarak devletimize, egemenliğimize ve güvenliğimize sahip çıkacağız” ifadeleriyle konuşmasını sürdüren Tatar, kalabalığı coşkulu bir alkışla selamladı.
Ersin Tatar, “Cumhurbaşkanlığı seçimi devletimiz, egemenliğimiz ve güvenliğimizle ilgilidir” diyerek, seçmenleri sandığa gitmeye çağırdı. “Unutmayınız ki bu seçim, Kıbrıs Türk halkının hakları ve geleceğiyle doğrudan bağlantılıdır” diye ekledi. Tatar, Lefkoşa’nın sesini sadece Rum tarafına değil, tüm dünyaya duyuracaklarını vurguladı.
Mecliste iki devletli çözüm kararı üzerine konuşan Tatar, CTP ve Genel Başkan Tufan Erhürman’ı sert bir dille eleştirdi. “CTP, meclisten kaçtı, halkın iradesinden gözlerini ayırdı” diyerek, partinin karar sürecine katılmadığını ve “Reddettiklerini kimse görmesin diye oylamaya bile katılmadılar” şeklinde suçlamada bulundu. Tatar, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin iki devletli çözüm politikasıyla tam uyum içinde olduğunu hatırlatarak, Recep Tayyip Erdoğan’ın da bu çözümün tek yolu olduğunu defalarca duyurduğunu belirtti.
Tatar, “Türkiye kabul etmeden bir anlaşma olmaz” diyerek, Ankara’nın görüşlerinin anlaşma sürecinde kilit olduğunu vurguladı. “Günaydın derler, ama Türkiye’nin onayı olmadan bir adım atılamaz” sözleriyle, CTP’nin Türkiye’ye karşı tutumunu da eleştirdi.
Erhürman’ı ve Rum milliyetçi AKEL’i aynı anda “siyaset ikizleri” olarak nitelendiren Tatar, Rum tarafının müzakere masalarından kaçtığını, Kıbrıs Türk halkının eşit haklarını tanımadığını dile getirdi. “Bu kadar açık söylüyorum, Rum tarafı haklarını vermekten kaçınıyor” şeklindeki ifadeler, bölgesel gerilimin ne kadar derinleştiğine işaret ediyor.
Tatar, Haspolat kapısının açılması ve Ara Bölge’deki mayınların temizlenmesi gibi temel güvenlik adımlarının sürekli reddedildiğini belirtti. “Metehan’daki sıkışıklığı çözmek için kapıyı açmaya karar verdik, ama bu talep de reddedildi” diyerek, Rum tarafının tavizsiz tutumunu eleştirdi.
“Ben Ersin Tatar, bu toprakların evladıyım, vesayet tanımam” diyerek, bağımsızlık vurgusunu güçlendiren Tatar, Atatürk, Dr. Fazıl Küçük ve Rauf Denktaş’ın mirasını referans gösterdi. “Biz Atatürk’ün evlatlarıyız; özgürlük ve bağımsızlık mücadelemizde onun ilhamını taşıyoruz” ifadeleri, siyasi söylemin tarihsel temellere dayandırıldığını gösteriyor.
İki devletli çözüm politikası çerçevesinde, Tatar, “Atak diplomasi” kavramını tanıtarak, Türkiye ve diğer Türk devletleriyle ekonomik, eğitim ve turizm alanlarında yeni bir iş birliği ağı kuracaklarını duyurdu. “Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) ülkeleriyle kardeş pazarlar ağı kuracağız” diyerek, bölgesel entegrasyonun hızlandırılacağını belirtti.
Lefkoşa’nın altyapı, sağlık ve iletişim alanlarındaki yeniliklerine de değinen Tatar, 5G teknolojisi, yeni devlet hastanesi, çevre yolları ve Cumhuriyet Yerleşkesi projelerinin şehri “çağ atlatacağını” söyledi. “Bu seçim, devletimize ve egemenliğimize sahip çıkma seçimidir; pazar günü zafer bizim olacak” diyerek, seçimin önemini bir kez daha vurguladı.