Aileyi Güçlendirme Politikaları: Demografi, Kadın Güçlenmesi ve Sınır Ötesi İş Birlikleri

Aileyi Güçlendirme Politikaları: Demografi, Kadın Güçlenmesi ve Sınır Ötesi İş Birlikleri
Yayınlama: 25.11.2025
2
A+
A-

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Erzincan’da aile bağlarını güçlendirecek yeni sosyal politikaları açıkladı.

Demografik Riskler ve Aile Politikası

Erzincan’da düzenlenen ‘Kadim Değerlerden Modern Yaklaşımlara Türk Dünyasında Kadın ve Aile Sempozyumu’nda Bakan Göktaş, “Nüfusun yaşlanma eğilimi uzun vadeli demografik riskleri büyütüyor” diyerek durumu değerlendirdi. Ortalama hanehalkı büyüklüğü 3,11’e gerilemiş ve hanelerin %57’sinde çocuk bulunmadığını belirtti. TÜİK projeksiyonlarına göre, önümüzdeki beş yılda ilkokul çağındaki çocuk sayısının **900 bin azalacağı** uyarısında bulundu. Bu veriler ışığında 2025 Aile Yılı kapsamında “Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi Vizyon Belgesi ve Eylem Planı” hazırlandı.

Kadın Güçlenmesi ve Toplumsal Etki

Bakan Göktaş, sempozyumda kadınların toplumsal hayattaki kritik rolüne değinerek, “Kadınların her alanda güçlü olması, tarihsel bir sorumluluk ve geleceğe en büyük güvence” ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanının vizyonu doğrultusunda eğitim, sağlık, bilim ve teknoloji alanlarında kadınları destekleyen kapsamlı politikalar hayata geçirildi. Kadın‑erkek fırsat eşitliği “Kadının Güçlenmesi Strateji Belgesi ve Eylem Planı” ile somut adımlara dönüştürüldü; 8 Mart’ta yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Genelgesi ile oluşturulan koordinasyon kurulları, bu politikaların yerel düzeyde daha kapsayıcı uygulanmasını sağladı.

Öne çıkan projeler arasında kadın girişimciliğine kredi destekleri, istihdamda cinsiyet eşitliği hedefleri, dijital okuryazarlık programları ve kadınların karar alma mekanizmalarına katılımını artıran platformlar yer alıyor. Bakan, “Kadının güçlenmesi aileyi de sağlamlaştırır; aile güçlendikçe toplumun huzuru ve birliği artar” diyerek bu iki alan arasındaki bağa vurgu yaptı.

Yalnızlık, Bireyselleşme ve Dijital Dönüşümün Aileye Etkileri

Göktaş, modern yaşamın hızı ve tüketim kültürünün aile yapısını tehdit ettiğini belirtti. Artan yalnızlık ve bireyselleşme, anne‑baba rollerinin belirsizleşmesine yol açıyor. Dijital çağın kontrolsüz akışı, çocuklarda yeni bağımlılık türleri ve güvenlik risklerini gündeme taşıyor. Ayrıca, küresel ölçekte yayılan cinsiyetsizleştirme baskıları, çocukların kimlik gelişimini riske atıyor.

Bu sorunlara yanıt olarak Aile Enstitüsü ile birlikte sosyal risk haritaları geliştirilerek, ihtiyaçların erken tespiti ve önleyici hizmetlerin sahada hızlıca sunulması sağlanıyor. Bakan, “7’den 70’e tüm aile bireylerini kapsayan politikalarla aileyi, sağlıklı, güçlü ve geleceğe güvenle bakan bir toplumun temeline dönüştürüyoruz” ifadelerini yineledi.

Aile Politikalarını Sınır Ötesine Taşıma

Türkiye, Türk Devletleri Teşkilatı çerçevesinde ilk kez “Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlar Toplantısı”na ev sahipliği yaptı. Bu toplantı, Bakü’de gerçekleştirilen ikinci oturumla birlikte, Türk Dünyası’nın aile ve kadın politikalarında ortak değerler etrafında birleştiğini gösterdi. “Aile Meclisi” vizyonu, kardeş coğrafyalar arasında bilgi, tecrübe ve kaynak paylaşımını mümkün kılıyor.

Bu çerçevede 15 binden fazla etkinlik düzenlendi, 1926 kurumla iş birliği sağlandı ve finansal destekler, eğitim programları, kültürel faaliyetler ve dijital dönüşüm projeleri aracılığıyla aile dostu bir ekosistem oluşturuldu. Genç çiftlere ve çocuk sahibi olmak isteyen ailelere özel indirim avantajları sunularak doğurganlık oranlarının artırılması hedeflendi.

“Aile ve Nüfus 10 Yılı” sloganı altında, Türkiye’nin sadece kendi sınırları içinde değil, kadim bağlarla birbirine bağlı tüm kardeş ülkelerin de yararına bir yol haritası hazırlanıyor.

Gelecek İçin Stratejik Yol Haritası

Bakan Göktaş, “Dijitalleşmeden demografik değişimlere, küreselleşmeden sosyal dönüşüme kadar pek çok başlık, kadını ve aileyi merkeze alan bütüncül politikaları zorunlu kılıyor” diyerek, politika yapım sürecinin çok katmanlı ve bütüncül olduğunu vurguladı. Uzun vadeli demografi stratejileri oluşturmak için Nüfus Politikaları Kurulu kurulmuş ve Aile Enstitüsü aracılığıyla bilimsel temelli politika süreçleri yürütülüyor.

Bu çabaların sonucunda, Türkiye’nin aile yapısı, demografik denge ve toplumsal dayanıklılık açısından yeniden şekilleniyor. Bakan Göktaş, “Aile güçlendikçe toplumun huzuru, birliği ve yarınlara olan güveni artar” diyerek, yeni nesiller için güvenli bir gelecek vaat etti.

Bir Yorum Yazın


Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.