AK Parti Kayseri İl Kadın Kolları Başkanı Meral Koşar, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla düzenlenen basın açıklamasında, “Kadına şiddeti önlemede AK Parti Kadın Kolları olarak bu mücadelenin sahadaki en güçlü paydaşıyız” diyerek sözlerine başladı.

Basın açıklaması, AK Parti Kayseri İl Başkanlığı Toplantı Salonunda gerçekleştirildi; ilçe kadın kolları başkanları, kadın kolları üyeleri ve yerel medya mensupları da etkinliğe katıldı.
Koşar, 25 Kasım’ın sadece bir anma günü olmadığını, “dayanışmayı simgeleyen bir gün” olarak tanımladı. “Bugün, kadına yönelik şiddete karşı yükselen kararlılığımızı, dayanışmamızı ve sorumluluk anlayışımızı simgeleyen bir gündür. Ancak bu mücadeleyi sadece bir günle sınırlamıyoruz” diyerek sözlerine devam etti.
Koşar, Türkiye’de kadına yönelik şiddetle mücadeleye 2002 seçim beyannamesiyle başlayan ve 23 yıllık bir süreçte hukuki altyapıyı güçlendiren, cezai yaptırımları artıran bir devlet politikası oluşturduklarını belirtti. 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun‘un çıkarılmasıyla birlikte, elektronik kelepçe, uzaklaştırma tedbirleri, barınma ve psikososyal destek gibi mekanizmalar Türkiye’de anında devreye alınabildi.
“Hiçbir kanun tek başına toplumsal bir sorunu sihirli değnekle çözemese de, AK Parti iktidarları bu alanda hukuki, kurumsal ve fiili korumayı en üst seviyeye çıkaran bir yapı oluşturdu” ifadesiyle, partiye bu alandaki liderliği vurguladı.
Koşar, 25 Kasım 2023’te yürürlüğe giren “Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele” konulu Cumhurbaşkanlığı Genelgesi’ni “sıfır tolerans” beyanının yazılı bir belgesi olarak nitelendirdi. Bu genelge, tüm kurum ve kuruluşların sorumluluklarını netleştirerek veri paylaşımını, koordinasyonu ve raporlama zorunluluğunu güçlendirdi.
On İkinci Kalkınma Planı’nda da kadınların güçlendirilmesi ve şiddetle mücadele ana eksen olarak yer aldı; bu kapsamda kadının eğitim, istihdam ve karar alma mekanizmalarına katılımı vurgulandı.
AK Parti döneminde Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Koordinasyon Kurulu kurulmuş ve Aile, Adalet, İçişleri, Sağlık, Milli Eğitim gibi bakanlıklar ile sivil toplum temsilcileri bir araya getirilmiştir. Bu yapı, ülke genelindeki verilerin toplanması, sahadan gelen raporların incelenmesi ve politikaların sürekli güncellenmesi için kritik bir mekanizma oluşturmuştur.
İl Koordinasyon Kurulları sayesinde merkezden yerele uzanan bir takip ve izleme sistemi işletilmekte, bu da müdahalelerin hız ve etkinliğini artırmaktadır.
Koşar, parti temsilcilerinin sadece yasa yapıcı değil, aynı zamanda sahada sonuç üreten bir hareket olduğunu vurguladı. KADES (Kadın Destek Sistemi) uygulaması, 8 milyon 990 bin kadın tarafından indirilen bir uygulama olarak, ihbarların tek tuşla alınması ve kolluk birimlerinin ortalama 6 dakikada olay yerine ulaşması gibi somut sonuçlar sunmaktadır.
ŞÖNİM ve kadın konukevleri de şiddet mağduru kadınlara 7/24 barınma, rehberlik, psikososyal destek ve hukuki yönlendirme sağlayan temel merkezler olarak işlev görmektedir. Kadına yönelik şiddetle mücadele merkezleri, sosyal hizmet merkezleri, aile destek merkezleri ve ilçe düzeyindeki kadın irtibat noktaları, mahalle mahalle, sokak sokak yaygınlaştırılarak toplumsal koruma ağını genişletmiştir.
ASDEP kapsamında 208 bin 525 haneye yüz yüze bilgilendirme görüşmeleri yapılmış, ALO 183 Şiddetle Mücadele Hattı üzerinden yapılan her başvuru uzman ekipler tarafından anlık ve bütüncül destek almıştır.
Koşar, 2026-2030 dönemini kapsayan 5. Ulusal Eylem Planı’nın dijital şiddet, risk analizi, erken uyarı sistemleri ve izlenebilir politikalara odaklandığını belirterek, “veriye dayalı politika üretimi” aşamasına girildiğini ifade etti.
Plan, kadınların güvenliğini artırırken toplumsal katılımı da güçlendirmeyi hedefliyor. Bu çerçevede “Güven Toplumunun İnşası: Şiddetin Anatomisi ve Çözüm Yolları” ve “İki İnsan” eğitim programları 81 ilde başlatıldı; bu eğitimler, şiddetsiz bir toplum idealine katkı sağlıyor.
Koşar, kadınların iş gücüne katılımının %36,6’ya, üst ve orta düzey yönetici pozisyonlarındaki oranının %20’ye, milletvekili oranının %20’ye, girişimci oranının %18’e yükseldiğini belirtti. Bu istatistikler, kadınların sadece aile içinde değil, toplumsal karar alma süreçlerinde ve iş dünyasında da giderek daha etkili bir rol oynadığını gösteriyor.
Türkiye Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan‘ın, kadını “asli özne” olarak görmesi ve bu vizyonun uzun vadeli politikalarla desteklenmesi, Kadın Kolları’nın çalışmalarının temelini oluşturuyor.
Koşar, kadına yönelik şiddetin dünyanın ortak bir sorunu olduğunu vurgulayarak, “Gazze, Doğu Türkistan ve Ukrayna başta olmak üzere kadın ve çocuklara yönelik tüm saldırları şiddetle kınıyoruz” şeklinde bir açıklama yaptı. Erkeklerin de bu mücadelede aktif rol alması gerektiğini hatırlatarak, “Dur” demenin önemine dikkat çekti.
Koşar, “Kadına yönelik şiddet tamamen sona erene kadar mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz” diyerek, 25 Kasım vesilesiyle Türkiye’nin dört bir yanından yükselen güçlü bir sesle tüm kadınlara “yalnız değilsiniz” mesajını iletti.
Bu kapsamlı açıklama, AK Parti Kadın Kolları’nın yalnızca mevzuat üretmekle kalmayıp, sahada somut hizmet ve destek mekanizmalarıyla da öncü bir rol üstlendiğini bir kez daha gözler önüne serdi.