Depremle ortaya çıktı! Yıllarca haberleri olmadan üstünde yaşamışlar

Depremle ortaya çıktı! Yıllarca haberleri olmadan üstünde yaşamışlar
Yayınlama: 26.11.2025
2
A+
A-

Hatay’ın Antakya ilçesinde deprem sonrası yıkılan bir binanın altından tarihi bir su kanalı gün yüzüne çıktı. Yüzeye sadece bir metre derinlikte bulunan bu su kemeri, bölge sakinlerinin merakını uyandırdı ve geçmişe ışık tutuyor.

Deprem Sonrası Ortaya Çıkan Tarihi Su Kanalı

Hatay’ın tarihi dokusuyla bilinen Antakya ilçesinde, 2023 yılının şiddetli depremi sonrası yıkılan bir çok eski yapının enkazı kaldırılırken, yüzeye yaklaşık 1 metre derinlikte uzanan bir su kanalı ortaya çıktı. Bu kanal, Antakya’nın eski su dağıtım sistemlerinin bir parçası olduğu tahmin edilen, antik Roma dönemine kadar uzanan bir altyapı örneği olabilir.

Muhtar Celal Sarı, “Aşırı yağmurlardan sonra burada yaşayanlar alttaki su sesini duymadılar mı diye düşündüm” diyerek, bölgenin su seslerine hâlihazırda alışık olmadığını belirtti. Muhtar, ayrıca “Depremden sonra hepsi gün yüzüne çıktı. Bunlar bizim geçmişimiz” diyerek, bu keşfin tarihsel önemi üzerine vurgu yaptı.

Su kanalının konumu ve özellikleri incelendiğinde, depremin yıkımına uğrayan eski bir binanın tam altından geçen ve arazi üzerindeki iş yeri ile dere arasında sadece 20 cm’lik bir mesafe bırakan bir yapı olduğu anlaşıldı. Bu durum, eski yapıların su kemerleri üzerine inşa edildiğini ve suyun doğal akışının şehir planlamasında nasıl bir rol oynadığını gösteriyor.

Antakya’nın Kışlasaray Mahallesi, Saray Caddesi üzerindeki arazide yürütülen temizlik çalışmaları sırasında, su kanalının Asi Nehri’ne uzanan bir yan akıntı olduğu tespit edildi. Yerel tarihçiler, bölgedeki diğer antik su kanallarının da benzer şekilde deprem sonrası ortaya çıktığını, bu yapıların şehrin su ihtiyacını karşılamak için kullanılan bir hidrolojik ağ olduğunu söylüyorlar.

Muhtar Celal Sarı, “Burada yoldan geçerken kapalı bir alan olduğunu gördüm. Merak edip baktığımda dere akıntısı gibi su menfezi gördük ve çok da hoşumuza gitti” ifadeleriyle, kanalı ilk keşfettiklerinde yaşadığı şaşkınlığı anlattı. Sarı, “Yapının altında dükkanlar ve üstünde konak daireleri vardı. Bu yapının altında Asi Nehri’ne uzanan bir dere var. Suyun akışı hâlâ devam ediyor” diyerek, kanalın hâlen aktif olduğunu belirtti.

Yerel halk, su kanalının ortaya çıkmasının ardından bölgeye gelen arkeologların ve jeoloji mühendislerinin çalışmalarını bekliyor. Uzmanlar, bu tür su kemerlerinin antik su yönetimi tekniklerine ışık tutabileceğini ve modern şehir planlaması için tarihi mirasın korunmasının önemini vurguluyor.

Depremden önce bölgede bulunan eski iş yerleri, kahvehaneler ve konaklar, su kanalının varlığı sayesinde uzun yıllar boyunca su temininde bir sorun yaşamamış olabilir. Bu da, Antakya’nın tarih boyunca su kaynaklarını nasıl kullandığını ve su altyapısının şehir yaşamına entegrasyonunu daha iyi anlamamıza yardımcı oluyor.

Günümüzde, Antakya’da tarihi su kanallarının korunması ve turizme kazandırılması yönünde çalışmalar başlatıldı. Yetkililer, bu su kemerlerinin restorasyonu ve bilgi levhalarıyla ziyaretçilere sunulması için belediye bütçesinden kaynak ayırmayı planlıyor. Böylece, Antakya’nın zengin tarihî mirası, hem yerel halk hem de geleneksel turizm açısından yeni bir değer kazanacak.

Bir Yorum Yazın


Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.