ABD ve Suriye güçlerinden ortak operasyon! Terör örgütüne ağır darbe indirildi

ABD ve Suriye güçleri, DEAŞ’ın silah depolarına karşı ortak bir operasyon gerçekleştirerek önemli bir darbe indirdi.

Operasyonun Kapsamı ve Sonuçları

ABD Merkez Kuvvetleri Komutanlığı (CENTCOM) tarafından yapılan açıklamaya göre, 24-27 Kasım tarihleri arasında Suriye’nin güneyinde, DEAŞ’a ait 15’ten fazla silah deposu tespit edilerek imha edildi. Operasyona, Birleşik Ortak Görev Gücü-Doğal Kararlılık Operasyonları (CJTF‑OIR) bünyesindeki ABD askerleri ile Suriye İçişleri Bakanlığı’na bağlı yerel güçler katıldı.

“Ortak operasyon kapsamında 130’dan fazla havan ve roket, çok sayıda piyade tüfeği, makineli tüfekler, tanksavar mayınlar ve el yapımı patlayıcı yapımında kullanılan malzemeler imha edildi,” denildi. Ayrıca yasadışı uyuşturucu maddeler de ele geçirilerek yok edildi.

Operasyonun başarı ölçütleri arasında, silah ve mühimmat stoklarının %90’ının yok edilmesi ve bölgedeki terörist hareketliliğinin ciddi anlamda azaltılması yer alıyor. Uzmanlar, bu tür bir ortaklık sayesinde istihbarat paylaşımının güçlendiğini ve operasyonel etkinliğin arttığını vurguluyor.

Komutanın Açıklamaları ve Gelecek Planları

Centcom Komutanı Amiral Brad Cooper, “Bu başarılı operasyon, DEAŞ’e karşı elde edilen kazanımların kalıcı olmasını ve örgütün yeniden toparlanarak ABD veya dünyanın herhangi bir yerine terör ihraç etmesini engelliyor” ifadelerini kullandı. Cooper, “Suriye’deki DEAŞ kalıntılarını izlemeye devam edeceğiz ve gerektiğinde agresif bir şekilde müdahale edeceğiz” diyerek operasyonun devam edeceğini belirtti.

Operasyonun uluslararası yankıları da büyük. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi temsilcileri, bölgedeki terörle mücadelede çok taraflı iş birliğinin önemine dikkat çekerken, bazı eleştirmenler ise sivillerin güvenliğinin yeterince gözetilip gözetilmediği konusundaki endişelerini dile getirdi.

Uzmanlar, bölgedeki istikrarın sağlanması için benzer ortak operasyonların sürdürülebilir bir strateji çerçevesinde planlanması gerektiğini, aksi takdirde kısa vadeli başarıların uzun vadeli güvenlik açıklarına yol açabileceğini uyarıyor.