Güney Amerika’nın en güvenlik sorunlarıyla mücadele eden ülkelerinden Ekvador, başkent Quito’nun güneyinde bir gece vakti polis ile silahlı çete mensupları arasında şiddetli bir çatışma yaşadı. Çatışmanın yaşandığı sokakta, kucağında bebeği olan bir kadın, iki taraf arasında kalan bir alanda yürürken aniden gelen bir patlamanın ardından yere yığıldı.
Görgü tanıklarının ve güvenlik kameralarının kaydettiği videolarda, silah sesleri ve patlamalar eşliğinde polis aracının ateş açtığı, ardından çete üyelerinin de karşılık verdiği görülüyor. Bu kaos ortamında bir kurşun, anneye isabet ederek onu öldürürken, bebek yaralanmadan kucağından kayıp kurtarıldı.
Anne, yere düştükten kısa bir süre sonra hayatını kaybetti. Görüntülerde, annenin cansız bedeninin yanından bebek, yakınları tarafından hızlıca alınarak güvenli bir alana götürülüyor. Çocuk, ilk yardım ekipleri tarafından kontrol edildi ve herhangi bir fiziksel hasar bulunmadı.


Bu trajik olay, Ekvador’da son yıllarda artan çete şiddeti ve güvenlik güçlerinin sivil halk üzerindeki etkileri üzerine yeni bir tartışma başlattı. Uluslararası insan hakları örgütleri, olayın “sivil koruma mekanizmalarının yetersizliği” ve “güvenlik güçlerinin orantısız güç kullanımı” nedeniyle incelenmesi gerektiğini belirtti.
Ekvador hükümeti ise olayla ilgili soruşturma başlatıldığını, sorumlu polis memurlarının ve çete üyelerinin yargılanacağını duyurdu. Yetkililer, benzer trajedilerin tekrarlanmaması için şehir içi operasyonlarda sivil halkın korunmasına yönelik yeni protokoller geliştireceklerini ifade ettiler.
Yerel halk arasında ise büyük bir öfke ve üzüntü hâkim. Çatışma bölgesinde yaşayan birçok aile, güvenlik güçlerinin sivil hayatı tehlikeye atmasından şikayetçi. Sosyal medyada #AnneBebekVuruldu etiketi hızla yayılarak geniş bir yankı buldu.
Uzmanlar, Ekvador’da çete örgütlenmesinin kök nedenlerine yönelik uzun vadeli çözümler geliştirilmesi gerektiğini vurguluyor. Ekonomik fırsatların artırılması, gençlerin istihdam edilmesi ve toplumsal entegrasyon programları, çete üyeliğinin önüne geçmek için kritik adımlar olarak gösteriliyor.
Ayrıca, polis ekiplerinin sivil nüfusa yönelik operasyonlarda daha hassas bir yaklaşım sergilemesi, uluslararası insan hakları standartlarına uygun prosedürlerin benimsenmesiyle mümkün olacak. Bu trajik olay, ülkenin güvenlik politikalarını yeniden gözden geçirmesi gerektiğinin acil bir hatırlatıcısı niteliğinde.