Bu yıl Atatürk Kültür Merkezi Merinos Yerleşkesi’nde gerçekleşen panel, kestane üreticileri, akademisyenler, kamu kurumları ve sektör temsilcileri arasında bir köprü kurmayı hedefledi. “Bursa kestanesini yeniden kazanmalıyız” diyerek konuşan Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, 70’li yıllarda Fidyekızık’ta hâlâ yoğun kestane bahçelerinin bulunduğunu, fakat günümüzde alanların büyük bir kısmının yok olduğunu belirtti.


Panelde, iklim değişikliği, hastalıklar, zararlılar ve pazarlama eksikliği gibi temel sorunlar masaya yatırıldı. Bursa Uludağ Üniversitesi’nden Prof. Dr. Cevriye Mert moderatörlüğünde, şu başlıklar ele alındı:
İklim Riskleri: Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy, artan sıcaklıkların ve yağış düzensizliklerinin kestane ağaçlarının çiçeklenme dönemini olumsuz etkilediğini söyledi.
Kestane Hastalıkları: Doç. Dr. Himmet Tezcan, *Phytophthora* ve *Cryphonectria* gibi patojenlerin yayılmasını önlemek için erken teşhis ve biyolojik mücadele yöntemlerinin önemine değindi.
Alternatif Savaş Yöntemleri: Prof. Dr. Oğuzhan Sarıkaya, kestane gal arısının doğal bir biyokontrol aracı olarak kullanılabileceğini, ancak bu yöntemin ekosisteme zarar vermeyecek şekilde planlanması gerektiğini vurguladı.
Üretici Talepleri: Çiftçi Ertuğrul Sünel, fidan temini, sulama altyapısı ve pazarlama kanallarının eksik olduğunu dile getirerek, belediyenin “kestane fidesi dağıtım programını kalıcı hâle getirmesini” istedi.
Belediye, önümüzdeki iki yıl içinde 5.000 adet kalite fidesi dağıtmayı, kestane bahçelerine modern sulama sistemleri kurmayı ve yerel işleme tesisleri açarak katma değeri artırmayı planlıyor. Ayrıca, AB Coğrafi İşaretli ürünün tanıtımı için ulusal ve uluslararası fuarlara katılım, dijital pazarlama kampanyaları ve “Kestane Gurme Turizmi” adlı bir rota oluşturulması da programın içinde.
Başkan Bozbey, Çin’de bir buçuk milyon ton, Japonya’da 720 bin ton üretildiğini hatırlatarak, Türkiye’nin sadece 700 bin ton civarında kaldığını, Bursa’nın ise 3,5 ton seviyesine gerilediğini söyledi. “Bursa Kestanesi, Kasım 2017’de AB Coğrafi İşaret Tescili aldı. Bu bir sorumluluktur, aynı zamanda büyük bir fırsattır.” ifadesiyle, üreticilere fidesi dağıtmak, araştırma-geliştirme fonları sağlamak ve ihracat pazarlarını araştırmak üzere yeni bir stratejik planın hayata geçirileceğini duyurdu.
Panelin ikinci oturumunda, kestanenin sağlık ve beslenme ürünlerindeki potansiyeli, gastronomideki yenilikçi kullanımları ve şekerleme sektöründeki coğrafi işaret süreçleri ele alındı. Mudanya Üniversitesi’nden Dr. Gülşen Özduran, kestane ununun anti‑oksidan özelliğine sahip olduğunu ve diyabet hastaları için alternatif bir besin kaynağı olabileceğini açıkladı. Bursa Aşçılar Derneği temsilcisi Oktay Gülbahar, “kestane ile hazırlanmış modern mutfak tarifleri, hem yerel hem de uluslararası mutfak trendlerine uyum sağlayabilir” dedi.
Bu kapsamlı çalışma, Bursa’nın tarımsal çeşitliliğini koruma ve yerel ekonomiyi canlandırma hedefiyle uyumlu bir adım olarak değerlendiriliyor. Belediyenin sürdürülebilir tarım politikaları ve bilimsel temelli destekleri, kestane üretimini yeniden yükseltip, Bursa’yı dünya çapında bir kestane merkezi haline getirebilir.