Aboubakar’a Büyük Operasyon: Eto’o Kadro Dışı Bıraktırdı

Kamerun milli takımı, Eto’o’nun Aboubakar’ı kadro dışı bırakma kararıyla sarsıldı; futbol camiası büyük bir skandal yaşadı.

Eto’o’nun Kararı ve Gerekçeleri

Samuel Eto’o, Kamerun Futbol Federasyonu Başkanı olarak, uzun süredir ülkenin en golcü ismi konumunda. “Rekorumun kırılmasını hiçbir zaman izlemek istemiyorum” şeklinde bir açıklama yaptığı rivayet ediliyor. İngiliz basını SunSport’a verdiği demeçte, Eto’o’nun Aboubakar’ı kadro dışı tutmasının temel sebebinin, Aboubakar’ın 117 maçta 45 golle sadece 12 gol daha atarak Eto’o’nun 56 golüne ulaşma ihtimali olduğu belirtiliyor. Bu durumun, eski yıldızın itibarını koruma çabasıyla birleştiği iddia ediliyor.

Teknik Direktör David Pagou’nun Kadro Seçimi

Yeni teknik direktör David Pagou, federasyona sunduğu kadro listesinde Aboubakar’ı bulundurmamıştı. Pagou’nun açıklamasına göre, seçilen oyuncuların form grafiği ve taktik uyumu esas alınmıştı; fakat bu açıklama, “Kadro dışı tutulan oyuncunun yerine teknik bir gerekçe sunulmadı” şeklinde eleştirilere maruz kaldı. Pagou, önceki teknik direktör Marc Brys’i “itaatsizlik” ve “oyuncuları federasyona karşı kışkırtmak” suçlamalarıyla görevden almıştı; bu durumun arkasında federasyonun doğrudan müdahalesi olduğu iddiaları güç kazandı.

Taraftar ve Medya Tepkileri

Aboubakar’ın kadro dışı kalması, özellikle sosyal medyada ve yerel spor programlarında tarihin en büyük skandallarından biri olarak lanse edildi. Birçok eski futbolcu, “Kamerun futbolu artık bir kişisel rekabet sahasına dönmüş durumda” şeklinde yorum yaptı. Taraftar grupları, milli takım kampına yönelik protesto gösterileri düzenlemeyi planladıklarını duyurdu.

Krizin Milli Takım Kampına Etkisi

Bu olay, Afrika Uluslar Kupası öncesi kamp atmosferini tamamen altüst etti. Oyuncular arasında moral bozukluğu ve odak kaybı rapor edildi. Uzmanlar, “Bu tür bir iç çekişme, takımın performansını olumsuz etkileyebilir ve turnuvada beklenen başarıyı tehlikeye atabilir” uyarısında bulunuyor. Futbol otoriteleri, durumun hızlı bir şekilde çözülmesi ve futbolun yeniden birleştirici bir güç olarak konumlandırılması gerektiğini vurguluyor.