Ağustos sonunda, ABD, Venezuela kıyılarına denizaltı ve savaş gemileriyle bir deniz gücü gönderdi. Savunma Bakanı Pete Hegseth, “Ordu, gerekirse rejim değişikliği dahil operasyonlara hazırdır” şeklinde açıklama yaptı. Bu hamle, bölgedeki tansiyonu yükseltti ve bir askeri çatışma ihtimalini gündeme getirdi.
Maduro, ülkesinin 4,5 milyon milis gücünü seferber ettiğini duyurdu ve “herhangi bir saldırıyı püskürtmek için hazırız” dedi. Bu, ABD’nin tehditlerine karşı bir gösteri olarak yorumlandı.
ABD’nin, “uyuşturucu kaçakçılığı” bahanesiyle Venezuela açıklarındaki tekneleri hedef alması, hem Caracas hem de uluslararası kamuoyunda eleştirilere yol açtı. Birçok uzman, bu adımın uluslararası hukuka aykırı olduğunu savunuyor ve bölgedeki istikrarı tehlikeye atabileceğini belirtiyor.
Bu karar, Venezuela’ya yönelik mevcut ekonomik ambargoları daha da sıkılaştırabilir. Aynı zamanda, Latin Amerika’da ABD‑Çin rekabetinin bir parçası olarak değerlendiriliyor. Bölgedeki diğer ülkeler de benzer yaptırımların kendilerini etkileyip etkilemeyeceği konusunda temkinli bir yaklaşım sergiliyor.