Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Asya Kalkınma Bankası (AKB) ile Ara Dönem Ülke Ortaklık Stratejisi’ni (AUO‑S) resmi olarak başlatmanın mutluluğunu yaşadığını belirtti. "Bu strateji, AKB’nin Türkiye’deki finansman, teknik yardım ve politika işbirliği önceliklerini net bir şekilde tanımlıyor ve ülkemizin kalkınma hedefleriyle %100 uyumlu," şeklinde konuştu.
Şimşek, AKB Başkanı Masato Kanda ve beraberindeki heyeti Bakanlıkta karşılayarak, iki taraf arasında yeni bir işbirliği dönemi açmanın stratejik önemine değindi.
"Küresel ekonomi köklü bir dönüşüm geçirirken, ekonomik dayanıklılık ve sürdürülebilirlik her zamankinden daha kritik bir hâl alıyor. Bu yüzden AKB ile işbirliğimizi derinleştirmek, iki taraf için de büyük bir fırsat," dedi Şimşek.

Strateji, önümüzdeki iki yılda Dayanıklılık ve Bölgesel Bağlantı olmak üzere iki ana eksene odaklanacak. Dayanıklılık çerçevesinde, AKB deprem sonrası iyileştirme ve yeniden inşa çalışmalarını destekleyecek; Bölgesel Bağlantı kapsamında ise Türkiye’nin ulaştırma, enerji ve dijital entegrasyon alanlarında bölgesel bir merkez hâline gelmesi hedeflenecek.
Özellikle Orta Koridor girişiminin ivme kazanması, projenin jeopolitik önemini artırarak bölgedeki ticaret akışlarını hızlandıracak.
AKB, önümüzdeki üç yıl için toplam 7 milyar dolar tutarında bir finansman taahhüdünde bulundu. 2024 yılı için 1 milyar dolar, 2025‑2027 yılları için ise her yıl 3 milyar dolar ayrı ayrı sağlanacak.
Bu paket içinde, İLBANK Deprem Projesi gibi kritik altyapı yatırımları da yer alıyor. Proje, deprem sonrası etkilenen bölgelerde içme suyu, atık su ve drenaj sistemlerinin modernizasyonunu, uzun vadeli düşük faizli kredilerle destekleyecek.
AKB ayrıca, kamu ve özel sektörün ortaklaşa yürütülecek yenilenebilir enerji, akıllı ulaşım ve dijital altyapı projelerine yönlendireceği 150 milyon avroluk bir ön fonu onayladı.
Statü değişikliğiyle birlikte, hem kamu hem de özel sektör AKB’nin uygun koşullu finansman ve teknik destek imkanlarından faydalanabilecek. Şimşek, "Türkiye, güçlü proje uygulama kapasitesi ve yapıcı işbirliği anlayışı sayesinde çok taraflı kalkınma bankaları nezdinde güvenilir bir ortak olarak öne çıkıyor" şeklinde vurguladı.
AKB Başkanı Kanda, "Türkiye’nin 2023 depremi sonrasındaki hızlı toparlanması, dayanıklılık açısından örnek bir model. Özel sektör ise bu dönüşümün motoru; girişimciler ve finansal kurumlar ekonominin büyümesinde kilit rol oynayacak" dedi.
AKB’nin 2025‑2027 dönemi faaliyet çerçevesi, Türkiye’nin enerji güvenliği, su kaynakları yönetimi ve dijital entegrasyon konularında bölgesel bir hub hâline gelmesini öngörüyor. Bu kapsamda, Orta Koridor girişiminin altyapısal yatırımları, transevrasiyel lojistik ağların güçlendirilmesi ve yeni ticaret rotalarının açılması hedefleniyor.
Stratejinin hayata geçirilmesiyle, çok taraflı kalkınma bankalarıyla yürütülen projelerin aktif portföyünün 40 milyar dolara ulaşması ve Türkiye’nin uluslararası yatırımcı nezdinde “güvenilir ve tercih edilen kalkınma ortağı” konumunun pekişmesi bekleniyor.