Akciğer Nakli ile Yeni Hayat

Akciğer Nakli ile Yeni Hayat
Yayınlama: 01.12.2025
2
A+
A-

Hayatı Değiştiren Nakil

ANKARA’da kronik akciğer hastalığı Bronşektazi ile 30 yıldır mücadele eden 37 yaşındaki Hülya Kanbur, beyin ölümü gerçekleşen bir hastanın bağışlanan akciğerini aldıktan sonra uzun süredir bağlı olduğu oksijen cihazından tamamen kurtuldu. Türk Hava Kuvvetleri’nin sağladığı uçakla getirilen organ, Bilkent Şehir Hastanesi’nde 12 saat süren titiz bir operasyonla nakledildi.

Hasta ve Ailesinin Görüşleri

Yeniden doğmuş gibi oldum; anlatamam.” diye duygulanan Kanbur, 7 yaşından beri akciğer hastalığı ile mücadele ettiğini ve 2020’de COVID‑19 geçirdikten sonra hayatının tamamen durduğunu belirtti. “Oksijen makinesiyle dışarı çıkamıyor, hiçbir aktivite yapamıyordum. Şimdi ise üç çocuğumla yeniden bir aile olmanın mutluluğunu yaşıyorum” şeklinde duygularını paylaştı. Bağışçının ailesine de minnettar olduğunu vurgulayan Kanbur, “Hayatım tamamen durmuştu ama şimdi bambaşka bir şey yaşıyorum” dedi.

Uzmanların Açıklamaları

Doç. Dr. Mehmet Furkan Şahin, Bilkent Şehir Hastanesi Akciğer Nakli Merkezi Sorumlu Uzman Yardımcısı, “Hülya Hanım ancak yeni bir organla yaşam şansını ve hayat kalitesini artırabilecek bir noktaya gelmişti” diyerek organ bağışının ülke çapında duyarlılık gerektiren bir konu olduğunu hatırlattı. Oksijen bağımlılığının ne anlama geldiğini açıklayarak, hastanın artık tamamen bağımsız bir yaşam sürdüğünü vurguladı.

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Sinan Türkkan ise donör sayısının nakil sürecindeki en büyük sınırlayıcı faktör olduğunu belirtti: “Bağış arttıkça nakil sayıları artacak, daha fazla hastaya umut olacak. Her birey organ bağışı yaparak yeni bir cana nefes verebilir.”

Organ Bağışının Toplumsal Önemi

Türkiye’de organ bağışı oranı hâlâ düşük seviyelerde seyrediyor. Sağlık Bakanlığı verilerine göre, yıllık 5000 civarında organ bekleyen hastanın büyük bir kısmı akciğer, kalp ve böbrek gibi kritik organlar için uygun donör bulamıyor. Uzmanlar, donör sayısının artırılması için toplumsal farkındalık kampanyalarının ve ailelerin bilinçlendirilmesinin şart olduğunu belirtiyor.

Bu dramatik dönüş, sadece bireysel bir mucize değil, aynı zamanda organ bağışı kültürünün ne kadar hayati bir rol oynadığının somut bir kanıtı olarak öne çıkıyor. Hastanın yaşadığı özgürlük ve bağımsızlık, bağışçı ailelerin de hayatına dokunarak toplumsal bir iyileşme sağladığını gösteriyor.

Bir Yorum Yazın


Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.