Türkiye’nin Balkanlar’da oynadığı kritik rol, son yıllarda dış politika ve ekonomik diplomasi alanında yeniden gündeme oturdu. Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Saraybosna’da verdiği açıklamalarda, “Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın hemen hemen bütün Balkan ülkeleri liderleri, hükümetleriyle kurduğu faydalı ve özel ilişkiler sayesinde Türkiye, Balkanlar’da bir barış ve istikrar unsuru olarak en önemli rolü oynuyor” ifadelerini kullandı.

Bolat, Balkanların coğrafi konumunun sadece bir bölge olmanın ötesinde, “Türkiye ve Avrupa ülkeleri arasındaki ana geçiş koridoru” olduğunu belirtti. Bu konum, hem güvenlik hem de ekonomik açıdan kritik bir geçiş hattı anlamına geliyor. Bölgenin istikrarı, enerji hatları, ticaret yolları ve göç akışları açısından Türkiye’nin stratejik çıkarlarını doğrudan etkiliyor.
1990’lı yıllarda komünizmin çöküşü sonrası Balkanlar, sınırların yeniden çizildiği, kanlı savaşların ve etnik çatışmaların yaşandığı bir geçiş sürecine girdi. Bolat, “Bosna Hersek’teki savaşta 250 binin üzerinde kişi şehit oldu” diyerek o acı dönemi hatırlattı. 2002’de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hükümetinin göreve gelmesiyle birlikte, bölgedeki huzur ve istikrar seviyesinde belirgin bir iyileşme gerçekleşti.
Ekonomik açıdan bakıldığında, Türkiye’nin Balkanlar’daki ticaret hacmi her yıl artış gösteriyor. Bolat, “Yatırımlar marifetiyle ticaretimiz daha da artmakta” sözleriyle, Romanya, Hırvatistan ve Kuzey Makedonya gibi ülkelerle gümrük birliği ve serbest ticaret anlaşmalarının ticaret hacmini kat be kat artırdığını vurguladı. Türkiye’nin güçlü sanayi altyapısı ve yüksek katma değerli ürünleri, Balkan pazarlarında rekabet avantajı sağlıyor.
Turizm de iki kıtayı birleştiren bir köprü görevi görüyor. Bolat, “Türkiye’ye Balkan ülkelerinden gelen turist sayısı artıyor, aynı zamanda Türkiye’den Balkanlara yapılan ziyaretler de yükseliyor” diyerek, karşılıklı kültürel ve ekonomik etkileşimin güçlendiğini belirtti. Bu artış, hem hizmet sektörünün canlanmasını hem de bölgesel işbirliğinin derinleşmesini beraberinde getiriyor.
Son ziyaretinde, Bosna Hersek Dış Ticaret ve Ekonomik İlişkiler Bakanı Stasa Kosaraç ile “Menşe Kurallarının Güncellenmesine Dair Pan‑Avrupa Akdeniz Konvansiyonu Ortak Komite Kararı”nı imzaladılar. Bu anlaşma, bölgesel üretim zincirlerinin entegrasyonunu ve ticari engellerin azaltılmasını hedefliyor.
Bolat, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde “Türkiye’nin milli geliri dolar bazında 6,5 kat, ihracatı ise 7,5 kat büyüdü” diye vurguladı. Uluslararası platformlarda Türkiye’nin artan popülerliği ve saygınlığı, ticaret politikalarının daha geniş bir alanda fayda sağlamasına olanak tanıyor. Bu bağlamda, Türkiye’nin dış temsilcilikleri ve ticaret ateşelikleri, ürünlerin kalitesini ve teknolojik üstünlüğünü öne çıkararak pazarlama çabalarını güçlendiriyor.
Gelecek vizyonu ise “Türkiye Yüzyılı” mottosuyla şekilleniyor. Bolat, “Rakiplerimiz, özellikle Uzak Doğu firmaları çok çalışıyor; ancak kazanılan mevzileri koruyarak alanımızı genişletecek, dünyada ticaretin yüzyılına imza atacağız” diyerek, uzun vadeli stratejik planların hâlâ yolunda olduğunu belirtti.