Bangladeş’in Dakka kentindeki Özel Yargıç Mahkemesi, uzun süren soruşturmanın ardından iki ayrı davayı aynı anda karara bağladı. Şeyh Hasina Vecid, 1970’lerden beri ülkenin en etkili siyasetçilerinden biri olarak tanınıyor; Tulip Siddiq ise İngiltere Hazine Bakanlığı’nda Yolsuzlukla Mücadele Dairesi’nde görev yapmış bir politikacı. Mahkeme, ikilinin hükümetin bir arazi geliştirme projesi kapsamında kamu kaynaklarını kişisel çıkarları için kullandığını tespit etti.
“Başbakan olarak görevini kötüye kullandığı ve yolsuzluk çemberi içinde yer aldığı kanıtlanmıştır.” diye konuşan yargıç Rabiul Alam, kararı okurken bu ifadeyi kullandı.

Mahkeme, Hasina’ya 5 yıl hapis ve Siddiq’e 2 yıl hapis cezası verdi. Yargıç, Siddiq’in “teyzesini etkileyerek annesi ve iki kardeşinin devlet projesinde arsa almasına yardım ettiğini” belirtti.
Hasina’nın 1996‑2001 ve 2009‑2018 yılları arasındaki başbakanlık dönemleri, Bangladeş’in ekonomik büyümesiyle anılsa da, aynı zamanda arazi tahsisi ve kamu ihaleleri konularında bir dizi yolsuzluk iddiası da gündeme gelmişti. Bu yeni karar, o döneme dair hâlâ çözülmemiş soru işaretlerini gündeme taşıyor.
Siddiq’in İngiltere’deki görev süresi boyunca “kamu kaynaklarının şeffaflığı”na vurgu yaptığı biliniyordu; ancak Bangladeş’teki bu dava, uluslararası alanda da yankı buldu.
Mahkeme kararının açıklanmasının ardından ülke genelinde çeşitli protestolar ve gösteriler yaşandı. Muhalefet partileri, kararın “siyasi amaçlı” olduğunu iddia ederken, bazı sivil toplum kuruluşları da adaletin yerini bulduğunu belirtti.
Uluslararası gözlemciler, Bangladeş’in yolsuzlukla mücadele konusundaki ilerlemesini “pozitif bir adım” olarak değerlendirdi ancak “yargı bağımsızlığı ve adil yargılanma süreçlerinin güçlendirilmesi gerektiğine” de dikkat çekti.
Hasina ve Siddiq, cezalara itiraz etme haklarını saklı tutuyor. Hukuk ekipleri, karara “hukuki prosedür hataları” olduğu yönünde temyiz başvurusunda bulunmayı planlıyor. Eğer temyiz başarılı olursa, ceza süresinin yeniden değerlendirilmesi söz konusu olabilir.
Bu gelişmeler, Bangladeş’in siyasi sahnesinde yeni bir dönemin başlangıcı olabileceği ihtimalini beraberinde getiriyor. Uzmanlar, yolsuzluk davalarının siyasi elitlerin davranışlarını yeniden şekillendirebileceği uyarısında bulunuyor.