Bahçelievler İlçe Meclisi’nin Aralık ayı ilk oturumunda, CHP Grup Başkanvekili ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Grup Sözcüsü Gencay Özcan, belediyeye ait otoparkın ruhsatsız çalıştığı iddiasını gündeme taşıdı. Bu soruya yanıt olarak Belediye Başkanı Hakan Bahadır, “Ben bunu evlendireyim de bir rahatlasın, agresifliğin gitsin” şeklinde bir ifade kullandı. Sözler, hem CHP Grubu hem de meclise katılan vatandaşlar tarafından büyük bir şokla karşılandı.


CHP Grup Başkanvekili Gencay Özcan, Başkan’ın sözlerine sert bir tavırla yanıt vererek “O seviyeyi ben size teslim ediyorum, o seviyede siz konuşun. Ben ‘Ruhsatınız var mı?’ diyorum. O ‘ben sizi evlendireceğim’ diyor. Siz agresif olmadan otopark ruhsatı alın” dedi. Bu açıklama, meclis içinde daha da yoğun bir tartışma ortamı yarattı.
Hakan Bahadır, sadece bu oturumda değil, önceki bir ilçe meclis oturumunda CHP milletvekili Bahar Günçiçek’e “Şerefsiz” diye hakaret etmesiyle de gündeme gelmişti. Bu davranışı nedeniyle “Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun” kapsamında bir ay süreyle tedbir kararı alındı. Uzmanlar, belediye başkanlarının bu tür söylemlerinin kamu görevlisi hakları ve etik kuralları çerçevesinde incelenmesi gerektiğini vurguluyor.
CHP, Bahadır’ın sözlerini “kamu görevlisinin asla hakaret edilemez bir konumda bulunması gerektiği” ilkesine aykırı olarak nitelendirdi ve ilgili meclis tutanaklarının Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) ve Savcılığa gönderileceğini duyurdu. Vatandaşlar ise sosyal medyada #BahadırEvlendirme etiketiyle tepkilerini paylaşıyor, birçoğu ise “belediyenin hizmet kalitesi yerine kişisel hakaretler üzerine odaklanması” eleştirisini yapıyor.
İddiaların doğruluğu henüz resmi bir inceleme ile netleşmemiş olsa da, belediyenin rüşsatlı otopark bulundurma zorunluluğu olduğu ve ihmal edilmesi halinde para cezası ve hizmetin durdurulması gibi yaptırımların uygulanabileceği belirtiliyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın denetim ekibi, konuyla ilgili bir ön inceleme başlattı.
Bu olay, yerel yönetimlerdeki iletişim eksikliğinin ve siyasi gerilimlerin ne kadar çarpıcı sonuçlar doğurabileceğinin bir örneği olarak görülüyor. Uzmanlar, “Sözlerin sorumluluğu, özellikle kamu görevlileri için daha ağırdır; aksi takdirde kamu güveni sarsılır” şeklinde uyarıyor. Meclis oturumu, ilerleyen günlerdeki disiplin soruşturmaları ve olası yasal süreçler ışığında yeniden değerlendirilecek.