İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Borsa İstanbul (BİST) pay piyasasında manipülasyon yapıldığı iddiasıyla geniş çaplı bir soruşturma başlattı. Soruşturma kapsamında, spekülatif işlemler ve yapay fiyat hareketleri oluşturmak amacıyla belirli hisse senetlerinde anormal alım‑satım faaliyetleri tespit edildi.
Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından hazırlanan raporlar, şüpheli grupların yüksek hacimli alım‑satım işlemleri aracılığıyla piyasayı yönlendirdiğini gösteriyor. Raporda, özellikle teknoloji ve enerji sektörlerine ait birkaç hisse senedinde, kısa sürede aşırı fiyat dalgalanmaları oluşturulduğu ve bu durumun yatırımcıların güvenini sarsabileceği belirtiliyor.


Savcılık, şüphelilerin “suç işlemek amacıyla örgüt kurma” ve “bilgi bazlı piyasa dolandırıcılığı” suçlarını işlediğini tespit etti. Bu kapsamda, İl Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, İstanbul, Ankara, Antalya, Samsun ve Kahramanmaraş’ta belirlenen adreslere eş zamanlı operasyon düzenleyerek 10 zanlıyı gözaltına aldı.
Gözaltına alınan zanlıların bir kısmı, Borsa İstanbul’da aktif olarak işlem yapan aracı kurum çalışanları ve bağımsız yatırımcılardan oluşuyordu. Zanlıların ifadelerine göre, manipülasyonun amacı kısa vadeli kazanç elde etmek ve belirli hisse senetlerinin fiyatlarını yapay olarak yükseltmekti. Operasyon sırasında, şüpheli hesaplara ait elektronik veri kayıtları ve telefon konuşmaları da incelendi.
Finans sektörü uzmanları, bu tür bir olayın Borsa İstanbul’da yatırımcı güvenini olumsuz etkileyebileceğini ve kısa vadeli likidite sıkıntılarına yol açabileceğini belirtiyor. “Piyasa manipülasyonları, özellikle yabancı yatırımcıların Türkiye’ye olan ilgisini azaltabilir,” diye bir analist uyardı. SPK’nın bu konudaki denetimlerini artıracağı ve benzer vakaların önüne geçmek için yeni düzenlemeler getireceği beklentisi de bulunuyor.
Olayın ardından BIST’de bazı hisse senetlerinin fiyatları dalgalandı, ancak Borsa Yönetimi, piyasayı istikrara kavuşturmak amacıyla ek önlemler alacağını duyurdu. Yetkililer, manipülasyonun tamamen önüne geçmek için şeffaflık ve denetim mekanizmalarını güçlendireceklerini vurguladı.