Ezel dizisi, 2009 yılında başlayıp 20 Haziran 2011’de 71. bölümüyle ekranlara veda etti. Türk televizyon tarihinin en etkileyici yapımlarından biri olarak anılan dizi, Ramiz Dayı karakteriyle hafızalara kazındı. Bu ikonik rol, Tuncel Kurtiz tarafından canlandırıldı ve izleyicilerde derin bir duygusal bağ oluşturdu.
Dizinin kadrosunda Kenan İmirzalıoğlu, Cansu Dere, Barış Falay, Bade İşçil, Haluk Bilginer, Kıvanç Tatlıtuğ ve Berrak Tüzünataç gibi yıldızlar yer alıyordu. Her bir oyuncunun performansı, dizinin başarısına büyük katkı sağladı ve Ramiz Dayı‘nın ölümsüzleşmesine zemin hazırladı.

Yeni yayınlanan “Bölük Pörçük: Bir Tuncel Kurtiz Biyografisi” belgeseli, usta oyuncunun sanat yolculuğunu, kişisel hayatını ve meslektaşlarıyla olan yakın ilişkilerini gözler önüne seriyor. Belgeselde, Tuncel Kurtiz’in hem sahnedeki hem de sahne dışındaki insanlara bıraktığı izlenimler, yakın dostları ve meslektaşları tarafından samimi bir dille anlatılıyor.
Belgeselin en duygusal anlarından biri, Cansu Dere’nin Tuncel Kurtiz’le paylaştığı son görüşmesini ilk kez açıklamasıyla geliyor. Cansu, o anı hatırlarken gözleri dolu dolu oldu ve izleyicileri de aynı hüzünle sarstı.
“Bir gün geldi, sohbet ettik. ‘Alkol içelim mi?’ dedi. İçelim dedim ama ben çok sevmem, bardağa buz koydum. Bana kızdı, ‘Bu bardağın içine buz konmaz’ dedi. Biraz içtik, sonra gitti… Meğer o, onu son görüşümmüş.” şeklinde duygusal bir anekdot paylaştı. Bu sözler, izleyicilerde hem gülümsetti hem de gözyaşlarına boğdu.
Dere, sözlerine hüzünle devam ederken, “Kısa bir süre sonra onu kaybettik. Yüz kere ‘Eyşan’, bin kere ‘Eyşan’ deyişi hala kulağımda çınlıyor. O sesini unutamıyorum.” diyerek Tuncel Kurtiz’in hatırasının ne kadar derin ve kalıcı olduğunu vurguladı.
Ramiz Dayı, sadece bir dizi karakteri olmanın ötesinde, birçok izleyici için bir yaşam rehberi, bir bilgelik simgesi haline geldi. Tuncel Kurtiz’in bu rolü, onun oyunculuk kariyerindeki en güçlü ve unutulmaz performanslarından biri olarak anılmaya devam edecek. Belgesel, bu mirası yeni nesillere aktarmayı ve Kurtiz’in sanat dünyasındaki yerini bir kez daha pekiştirmeyi amaçlıyor.
Bu duygusal paylaşım, sadece bir hatıra değil, aynı zamanda Türk dizi tarihine dair derin bir saygı duruşu niteliği taşıyor. Cansu Dere’nin samimi anlatımı, izleyicileri Tuncel Kurtiz’in ardında bıraktığı derin izlere yeniden götürüyor.