Çin’in batı illerini doğuya, Güneydoğu Asya’ya ve dünya pazarlarına bağlayan stratejik lojistik ağ, NANNİNG’deki bir basın açıklamasına göre, toplam 5 milyon 20‑feet konteyner (TEU) taşıyarak önemli bir kilometre taşına ulaştı. Bu başarı, yalnızca dört ayda gerçekleşen bir büyüme ile, koridorun operasyonel verimliliğinin ve bölgesel entegrasyonun ne kadar hızlı ilerlediğini ortaya koyuyor.


Kuzeydeki İpek Yolu Ekonomik Kuşağı ile güneydeki 21. Yüzyıl Deniz İpek Yolu arasında bir köprü görevi gören bu yeni ticaret koridoru, Yangtze Nehri Ekonomik Kuşağı ile koordineli çalışarak Çin’in bölgesel kalkınma stratejisinin ana eksenlerinden biri haline geldi. 2017 yılında pilot uygulamaya başlayan proje, hâlihazırda iç bölgeleri ASEAN ülkeleri ve diğer küresel pazarlara bağlayan kritik bir lojistik hat olarak işlev görüyor.
Çin Demiryolu Nanning Grubu Limited Şirketi’nin verilerine göre, bu yıl koridorda taşınan kargo hacmi yıllık bazda %50’nin üzerinde bir artış gösterdi ve cumartesi itibarıyla 1,31 milyon TEU’ya ulaştı. Bu rakam, yalnızca bir yıl içinde önceki yılın aynı dönemine kıyasla %19,3 artışla 611,5 milyar yuan (yaklaşık 86,4 milyar ABD doları) tutarında ticaretin gerçekleştiği anlamına geliyor.
Guangxi Yanhai Demiryolu Limited Şirketi’nden Zhong Chaowen, “İlk 1 milyon TEU’luk teslimatın yapılması dört yıldan fazla sürerken, 5 milyon TEU seviyesine sadece 240 gün içinde ulaşıldı. Bu artış, koridorun güçlü canlılığını ve genişleyen erişimini ortaya koyuyor” şeklinde konuştu.
2025’in başından bu yana koridor üzerinden yapılan ihracat, büyük ölçüde kimyasallar, makine parçaları ve yeni enerjili araçlar üzerine yoğunlaşırken, ithalat kalemleri arasında boksit, kömür ve tahıl ön plana çıktı. Bu çeşitlilik, hem sanayi girdilerinin hem de hammadde akışının dengeli bir şekilde büyüdüğünü gösteriyor.
Koroidorun faaliyete geçmesiyle birlikte, Çin’in batı bölgelerinde dış ticaretin genelinde %3,4 puanlık bir büyüme kaydedildi. Bu durum, bölgesel kalkınmanın yalnızca altyapı yatırımlarıyla sınırlı kalmadığını, aynı zamanda ticari hacimlerin de hızlı bir şekilde artarak yerel ekonomileri canlandırdığını işaret ediyor.
Bu başarı, Çin’in küresel lojistik ağ içindeki konumunu daha da güçlendirirken, diğer ülkeler ve bölgelere de benzer entegrasyon projeleri için bir model sunuyor.