Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Daha Adil Dünya” vurgusu G20 kitapçığında

Güney Afrika’da gerçekleştirilen G20 Liderler Zirvesi’nde, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın BM Genel Kurulu konuşması “daha adil bir dünya” temasıyla “Liderler Mesajları Özel Kitapçığı”na dahil edildi.

G20 Kitapçığında Türkiye’nin Vizyonu

G20 Liderler Zirvesi’nin resmi yayınlarından biri olan “Liderler Mesajları Özel Kitapçığı”, dünyanın dört bir yanından gelen liderlerin stratejik önceliklerini derliyor. Bu yılki Türkiye bölümü, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’ndaki uzun ve kapsamlı hitabını içeriyor. Başkan Erdoğan, “daha adil, daha kapsayıcı bir dünya inşa etmek” mesajını vurgulayarak, küresel güvenlik, ticaret, enerji, iklim, teknoloji ve çok taraflı diplomasi konularına geniş yer verdi.

Kitapçığın Türkiye kısmında, Erdoğan’ın şu önemli noktaları ön plana çıkıyor:

Net güvenlik sağlayıcı bir ülke olarak Türkiye – Birleşmiş Milletler, NATO, AGİT ve AB misyonlarına katkıların sürdürüleceği, 2026 NATO Zirvesi’nin Ankara’da düzenleneceği vurgulandı.

Güçlü ikili ilişkiler çerçevesinde, ABD ile savunma, enerji ve yatırım işbirliğinin derinleştirileceği belirtildi. Küresel ticaretteki korumacı eğilimlerin ve tedarik zinciri kırılmalarının, kurallara dayalı ticaret sisteminin reformunu zorunlu kıldığına işaret edildi.

Erdoğan, gelişmekte olan ülkeler için uygun fiyatlı, güvenli ve sürdürülebilir enerji erişiminin hayati olduğuna inandığını dile getirerek, Trans‑Hazar Doğu‑Batı‑Orta Koridor projesi ve Bakü‑Tiflis‑Kars demiryolu üzerinden bölgesel entegrasyonu pekiştirmeyi hedeflediklerini vurguladı.

İklim politikası kapsamında, 2053 Net Sıfır Emisyon hedefi ve Sıfır Atık Girişiminin desteklenmesi, Türkiye’nin çevre konusundaki kararlılığını ortaya koyuyor. Bu girişimlerin, gelişmiş ülkelerin sorumluluklarını bir tercih değil zorunluluk haline getirmesi gerektiği mesajı verildi.

Kitapçık ayrıca, Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri (SKH) doğrultusunda, dünya çapında yüz milyon insanın onurlu bir yaşam sürmesi için küresel finansman sisteminin “kimseyi geride bırakmama” ilkesiyle yeniden yapılandırılması gerektiğini savunuyor.

Yapay zeka ve dijital dönüşüm konularına da değinen Erdoğan, teknolojinin insanlığın yararına kullanılmasını ve En Az Gelişmiş Ülkeler için Birleşmiş Milletler Teknoloji Bankasının dijital uçurumu kapatmadaki rolünü öne çıkardı. Ayrıca, Dijital Dünyada Çocuk Hakları Sözleşmesinin imzaya açılmasıyla çocuk hakları konusunda küresel farkındalık yaratma hedefi dile getirildi.

İnsan hakları ve toplumsal dayanışma bağlamında, ırkçılık, yabancı düşmanlığı ve İslamofobiyle mücadele edilmesinin bir zorunluluk olduğu vurgulandı. Birleşmiş Milletler’in 80 Girişimi’ye tam destek verildiği, “güçlünün haklı olduğu değil, haklının güçlü olduğu” bir düzen için çalışıldığı belirtildi.

G20 Zirvesi’nin Genel Çerçevesi ve Türkiye’nin Rolü

“Herkes İçin Daha Adil ve Makul Bir Gelecek” oturumu, Erdoğan’ın uzun süredir savunduğu “Dünya 5’ten büyüktür” anlayışının zirve temasına dönüşmesi açısından kritik bir an. Oturumda, küresel ekonomik eşitsizliklerin azaltılması, sürdürülebilir kalkınma hedefleri ve dijital dönüşümün kapsayıcı yönetimi gibi başlıklar masaya yatırılıyor.

G20’ye ev sahipliği yapan Güney Afrika, zirve gündeminde eşitsizlikle mücadele ve adil kalkınma vurgusunu öne çıkardı. Bu çerçevede, Türkiye’nin küresel güvenlik, enerji, teknoloji ve iklim alanlarındaki çok taraflı çabaları hem bölgesel hem de küresel düzeyde daha fazla görünürlük kazanıyor.

Erdoğan’ın zirve süresince planladığı ikili temaslar ve genel oturum konuşmaları, Türkiye’nin uluslararası arenada “net güvenlik sağlayıcı” ve “kapsayıcı kalkınma” aktörü olarak konumunu pekiştirecek. Bu dinamik, G20’nin gelecek yıllarda daha adil bir dünya inşa etme çabalarına yön veren temel taşlardan biri olarak öne çıkıyor.