Antalya Şehir Hastanesi Kalp‑Damar Cerrahisi Kliniği Eğitim Sorumlusu Prof. Dr. Nevzat Erdil, 50 yaş üstü nüfusun her 10 kişisinden 8’inde venöz hastalık (toplardamarlarda kanın kalbe geri akışının engellenmesi) tespit edildiğini açıkladı. Bu oran, geçmiş yıllara kıyasla %30‑40 artış anlamına geliyor.

Fleboloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Erdal Aslım, “Hareketsizlik ve yeterli su içmemek, kan hücrelerinin birbirine yapışarak pıhtı oluşturma ihtimalini artırıyor” dedi. Sigara, doğum kontrol hapları ve aşırı alkol tüketimi de pıhtılaşma riskini yükselten etmenler arasında.
Prof. Dr. Erdil, bazı damar hastalıklarının genetik olduğunu, fakat obezite, diyabet, hipertansiyon, sigara ve alkol gibi kontrol edilebilir risk faktörleriyle hastalığın ilerlemesinin yavaşlatılabileceğini vurguladı. Risk faktörlerine erken müdahale, hastalığın şiddetini ve komplikasyonlarını azaltabilir.
Gelişen endovasküler teknikler ve minimal invaziv prosedürler sayesinde tedavi başarı oranı %85‑90’a yükseldi. Ancak Prof. Dr. Erdil, “Sadece müdahale etmek yetmiyor; sağlıklı yaşam bilinci de aynı derecede önemli” uyarısında bulundu.
Prof. Dr. Erdil, “100 yıl önce insanlar 50 yaşında ölürken, bugün 50‑55 yaşları “orta yaş” olarak nitelendiriliyor” ifadeleriyle demografik değişimin damarlara etkisini anlattı. Uzun yaşam, damarların yaşlanmasını hızlandırıyor; bu da venöz yetmezlik, derin ven trombozu ve kronik venöz yetmezlik gibi hastalıkların görülme sıklığını artırıyor.
Sağlık uzmanları aşağıdaki adımları öneriyor:
1. Günlük en az 2‑2.5 litre su tüketimi.
2. Haftada en az 150 dk orta şiddette aerobik aktivite.
3. Düzenli kan basıncı, kan şekeri ve lipid takibi.
4. Sigara ve aşırı alkol kullanımının bırakılması.
5. Gerekli durumlarda doktor kontrolünde düşük doz aspirin gibi kan sulandırıcıların kullanımı.
Prof. Dr. Aslım, “Aspirin, sadece yüksek riskli gruplar için, doktor önerisiyle kullanılmalı” diye ekledi.
Covid sonrası aşıların pıhtı oluşturduğu yönündeki şehir efsanesi, Prof. Dr. Aslım tarafından “Yanlış bir algı; bilimsel veriler Covid’tan kaynaklanan inflamasyonun pıhtı riskini artırdığını gösteriyor” şeklinde çürütüldü.
Türkiye’de damar hastalıkları giderek artıyor ve erken tanı, risk faktörlerinin kontrolü ve teknolojik tedavi yöntemleri hastaların yaşam kalitesini korumanın temel taşları. Uzmanlar, halkın bilinçlenmesi ve sağlıklı yaşam alışkanlıklarını benimsemesi gerektiğini vurguluyor.