Cumhurbaşkanı Kararı ile DEAŞ ve El Kaide bağlantılı iki kişinin mal varlıkları dondurulması kaldırıldı.
Kararın Detayları ve Yasal Çerçevesi
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı tarafından Resmi Gazete’de yayımlanan karar,
DEAŞ ve El Kaide ile bağlantılı olduğu tespit edilen iki kişinin mal varlıklarının dondurulmasını sona erdirdi. Bu adım, 30 Eylül 2013 tarihli Bakanlar Kurulu kararının ekindeki “DEAŞ ve El Kaide ile Bağlantılı Gerçek Kişiler” listesinde yer alan “Abu Mohammed Al‑Jawlani” ve “Anas Hasan Khattab” isimli şahıslara yöneliktir.

Kararın dayandığı mevzuat, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararlarıyla uyumlu bir şekilde hazırlanmıştır. BMGK’nın terörle mücadele kapsamında aldığı kararlar, Türkiye’nin iç hukukunda da uygulanmakta ve listelenen kişilerin mal varlıkları, uluslararası yaptırımlar çerçevesinde dondurulmaktadır.
Uygulamadaki Değişiklik ise, bu iki şahıs için geçerli olan dondurma tedbirinin tamamen kaldırılmasıdır. Bu, ilgili kişilerin Türkiye sınırları içinde sahip oldukları gayrimenkul, banka hesabı ve diğer finansal varlıkların serbestçe kullanılabileceği anlamına gelmektedir.
Güvenlik uzmanları, bu kararın terör örgütleriyle mücadelede yeni bir yaklaşımın habercisi olabileceğini, ancak aynı zamanda denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi gerektiğini vurguluyor. Özellikle varlıkların serbest bırakılması sonrası oluşabilecek risklerin izlenmesi için ek bir gözetim sistemi kurulması öneriliyor.
Karara yönelik
muhalefet ve eleştiri de gündeme geldi. Bazı siyasetçiler, terörle mücadele kapsamında alınan bu tür kararların geri alınmasının uluslararası itibar açısından olumsuz etkiler yaratabileceğini belirtiyor. Öte yandan, ilgili kişilerin yasal süreçlerde temyiz haklarını kullanma ve adil yargılanma ilkesine uygun bir karar olduğu savunuluyor.
Uluslararası alanda ise,
AB ve NATO müttefikleri, Türkiye’nin terörle mücadele politikalarına ilişkin yakın bir takipte olduklarını ve bu tür kararların şeffaf bir biçimde yürütülmesini istediklerini ifade etti. Kararın Resmi Gazete’de yayınlanması, ilgili ülkelerle bilgi paylaşımının sürdürüleceği sinyalini de taşıyor.
Sonuç olarak,
mal varlıklarının serbest bırakılması sadece bireysel bir adım değil, aynı zamanda terörle mücadele stratejilerinin yeniden değerlendirilmesi, denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi ve uluslararası iş birliğinin pekiştirilmesi gerekliliğini ortaya koyuyor.