Dev banka 10 bin kişiyi işten çıkarıyor

UBS’in işten çıkarma planı gündemde

İsviçre’nin en büyük finans kuruluşlarından biri olan UBS, 10 bin çalışanına kadar bir kesinti yapacağı iddialarına yanıt verdi. Şirket, bu rakamı doğrulamıyor ancak iş gücünü yeniden yapılandırma sürecinin uzun vadeli bir strateji olduğunu vurguladı.

Resmi açıklama ve uygulama takvimi

UBS, hem İsviçre içinde hem de küresel ölçekte işten çıkarmaları minimum seviyede tutmak istediğini açıkladı. Bu doğrultuda, pozisyonların azaltılması birkaç yıl içinde kademeli olarak gerçekleşecek ve doğal işten ayrılmalar, erken emeklilik paketleri ve dış kaynaklı pozisyonların şirket içine entegrasyonu gibi yöntemler kullanılacak.

Credit Suisse entegrasyonu ve etkileri

2023 yılında UBS, eski rakibi Credit Suisse‘i satın alarak büyük bir birleşme sürecine girdi. Bu entegrasyon, halihazırda bankanın iş gücünde yeniden yapılandırma ihtiyacını doğurdu. Uzmanlar, entegrasyon sürecinin devam eden aşamasında ek personel azaltımının kaçınılmaz olduğunu belirtiyor.

İstihdam rakamları ve yüzde 9’luk düşüş

UBS’nin 2024 sonu itibarıyla dünya genelinde yaklaşık 110 bin çalışanı bulunuyor. İddia edilen 10 bin kişilik işten çıkarma, toplam istihdamda yaklaşık %9luk bir azalmaya tekabül ediyor. Bu oran, bankanın tarihindeki en büyük kesintilerden biri olarak değerlendiriliyor.

Piyasa ve analist tepkileri

Finans piyasaları, bu olası kesinti haberine karışık tepkiler verdi. Bazı analistler, maliyet tasarrufu ve verimlilik artışı nedeniyle uzun vadede olumlu bir etki beklerken, diğerleri iş gücündeki büyük bir azalmanın müşteri hizmetleri ve risk yönetimi üzerinde olumsuz sonuçlar doğurabileceğini öne sürüyor. UBS hisseleri, haberlerin ardından kısa vadeli dalgalanmalar gösterdi.

Gelecek adımlar ve belirsizlikler

UBS, işten çıkarmaların kesin zaman çizelgesini henüz açıklamadı. Şirket, çalışanların sosyal haklarını koruma ve yeni pozisyonların yaratılması için çeşitli iç politikalar geliştirmeyi sürdürüyor. Ancak, bankacılık sektöründeki rekabet ve regülasyon baskısı, bu tür yeniden yapılandırma süreçlerinin ne kadar derinlemesine gerçekleşeceğini belirleyecek ana faktörler arasında yer alıyor.