Dijital yorgunluk, akıllı telefon, tablet, bilgisayar ve televizyon gibi dijital cihazların uzun saatler boyunca kesintisiz kullanılmasından kaynaklanan fiziksel ve psikolojik bir durumdur. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Barış Yazar, bu durumun sadece göz yorgunluğunu değil, aynı zamanda dikkat dağınıklığı, uyku bozukluğu ve öğrenme güçlüğü gibi ciddi problemlere yol açtığını vurguluyor.
Uzun süreli ekran maruziyeti sonucunda görülen belirtiler arasında göz kuruluğu, miyopi riskinin artması, göz kırpma sıklığının azalması ve boyun‑fıtık gibi postür bozuklukları da yer alıyor. Çocukların sosyal etkileşimleri azalırken, ekran bağımlılığına bağlı davranış problemleri de artış gösteriyor.

COVID‑19 pandemisi döneminde uzaktan eğitim ve evde geçirilen zamanın artması, çocukların günlük ekran süresini ortalama %70 oranında yükseltti. Dr. Yazar, “Okullarda tablet ve bilgisayarların eğitim amaçlı kullanılması, sosyal medyanın yoğunlaşması ve evdeki boş zamanların ekrana kayması, dijital yorgunluğun yaygınlaşmasına neden oldu” diyerek bu artışı açıklıyor.
0‑2 yaş arası beyin gelişimi, özellikle görsel‑işitsel uyarıların doğal yollarla alınmasıyla şekillenir. Bu dönemde ekran kullanımının hiç olmaması önerilir; 2‑5 yaş arası günde 1 saat, 5 yaş üstünde ise 2 saatten az olmamalıdır. Aksi takdirde, dil gelişiminde gecikme, öğrenme güçlüğü ve sosyal becerilerin geri kalması söz konusu olabilir.
Uzun süre ekran başında oturmak, göz kaslarının dengesiz çalışmasına yol açarak miyopi, astigmatizma ve göz kuruluğu riskini artırır. Ayrıca, sürekli öne eğilme pozisyonu “kapanma sendromu” (text neck) olarak bilinen boyun ağrısı ve omurga deformasyonlarına neden olur.
Dr. Yazar, “Her 20 dakikada bir, 20 saniye boyunca 6 metre uzaktaki bir nesneye bakmak, göz kaslarını dinlendirmek için etkili bir yöntemdir” diye açıklıyor. Bunun yanı sıra, mavi ışık filtreli gözlük kullanımı, ekran parlaklığının ortam ışığına göre ayarlanması, doğru oturma pozisyonu ve yatmadan en az bir saat önce ekranların kapatılması öneriliyor.
Ebeveynlerin ekran alışkanlıkları, çocukların davranışlarını doğrudan etkiler. Dr. Yazar, “Ebeveynler evde dijital cihazları sınırlamalı, birlikte kitap okuma, dışarıda oyun ve yaratıcı etkinlikler gibi ekran dışı aktivitelerle dengeyi sağlamalıdır” diyor. Aile içi kaliteli zaman, hem çocuğun zihinsel gelişimini destekler hem de ebeveynlerin kendi sağlığını korur.
Sağlık otoriteleri, okullar ve teknoloji firmaları arasında ortak bir dijital sağlığın korunması stratejisi geliştirilmelidir. Okullarda ders aralarında göz egzersizleri, ebeveynlere yönelik bilinçlendirme kampanyaları ve ekran süresi takibi için mobil uygulamalar, sorunun toplumsal boyutta ele alınmasını sağlayabilir.