Ahmet Aytan, Zonguldak’ın Ereğli ilçesinde babasından kalan bir arsa üzerine inşa edilmiş villa ve daireye sahipti. 2010’lu yıllarda takas teklifiyle bu mülklerini bir yatırımcıya devretmeyi planladı. Ancak takas sürecinde yaşanan anlaşmazlıklar ve belirsiz sözleşme koşulları, Aytan’ın tüm taşınmazlarını kaybettiği iddiasına yol açtı.
Takası gerçekleştiren taraf, Aytan’ın haklarını tam olarak korumadığı ve nitelikli dolandırıcılık şüphesi taşıdığı gerekçesiyle savcılığa suç duyurusunda bulundu. Bu süreçte Aytan, “B.S. ve R.T.” isimli şahısların beni kandırarak tüm mülklerimi bana geri vermeyi reddettiğini belirtti.


Zonguldak Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü, İHA’nın haberini takiben Aytan’ın durumunu yerinde incelemek üzere bir ekip gönderdi. Yetkililer, Aytan’ın kış koşullarında elektriksiz bir barakada yaşadığını ve temel barınma koşullarının ciddi şekilde ihlal edildiğini tespit etti.
Bu bulgular ışığında sosyal hizmet birimi, Aytan’ı acil bir şekilde Zonguldak Huzurevi’ne yerleştirdi. Huzurevi personeli, Aytan’ın sağlık ve psikolojik durumunun yakından takip edileceğini ve gerekli medikal desteklerin sağlanacağını bildirdi.
Savcılığa yapılan suç duyurusunun ardından, yerel savcılık nitelikli dolandırıcılık ve “malvarlığına el koyma” suçlamaları kapsamında adli işlem başlattı. Şu ana kadar yürütülen inceleme, takas sözleşmesinin geçersizliğini ve Aytan’ın mağduriyetini kanıtlayabilecek belge ve tanık ifadelerini içermektedir.
İlgili makamlar, olayın kamuoyunda geniş yankı bulması nedeniyle benzer durumların önüne geçmek amacıyla takas ve mülkiyet transferi süreçlerinde şeffaflık ve denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Hikaye hâlâ gelişmekte ve ilerleyen günlerde yeni delillerin ortaya çıkmasıyla süreç daha da netleşecektir.