Hollywood’un altın çağının ikonu Paul Newman ve eş Joanne Woodward, Central Park’a bakan muhteşem çatı katı dairesini 1.69 milyon dolar karşılığında satmak istedi. Dairenin bir kat altındaki iki yatak odalı misafir süiti, 24 saat hizmet veren kapıcı, tam donanımlı fitness merkezi ve bisiklet odası gibi lüks olanaklarla donatılmıştı.

Türkiye’nin en prestijli semti Nişantaşı’nda iki yatak odalı bir daireye en az 1 milyon dolar gerektiği belirtiliyor. Bu rakam, New York’taki Newman eviyle neredeyse aynı seviyede ve yerel alıcılar için büyük bir engel oluşturuyor.
Diğer ilçelerdeki fiyat aralıkları şu şekilde:
Kadıköy – Moda: 1 milyon – 1.2 milyon dolar
Beşiktaş – Bebek: 1 – 2 milyon dolar
Bakırköy: 1 – 6 milyon dolar
Beykoz – Lüks bölge: en az 5 milyon dolar
İstanbul’un son yıllarda küresel yatırımcıların gözdesi hâline gelmesi, yabancı sermayenin şehre yönelmesi ve sınırlı arz‑talep dengesizliği, fiyatları şehri “kıyamet” seviyesine taşıdı. Özellikle merkez semtlerde (Nişantaşı, Bebek) konut birimi metrekaresi ortalama 15 000 TL’ye kadar çıkıyor. Bu durum, New York gibi “dünya şehirleri”yle doğrudan rekabet içinde olduğumuzu gösteriyor.
Paul Newman’ın satmak istediği daire, 24/7 hizmet ve Manhattan’ın kalbinde bir konuma sahip. İstanbul’da ise aynı fiyat aralığı, yüksek kaliteli bir daireye sahip olmayı sağlıyor. Dolayısıyla, eğer bir yatırımcı New York’taki bu evi alabilirse, İstanbul’da aynı standartta bir mülk almak için benzer bir bütçe harcaması gerekir. Bu da şehirdeki konut krizinin ne kadar derinleştiğine dair çarpıcı bir örnek sunuyor.
New York’un çatı katı evinin fiyatı, İstanbul’un lüks semtlerinde satılan dairelerle neredeyse aynı seviyeye geldi. Bu durum, Türkiye’nin en büyük metropolü olarak İstanbul’un, küresel emlak piyasasında artık “New York’la yarış” durumunda olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor. Emlak yatırımcıları ve alıcılar, bu yeni gerçeklikle yüzleşmek zorunda.