AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik: “Siyaset İdeolojik Kalıplara Saplanmamalı”

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik: “Siyaset İdeolojik Kalıplara Saplanmamalı”
Yayınlama: 20.11.2025
4
A+
A-

Özet

Ömer Çelik, Kütüphane Sohbetleri’ne katılarak siyasetin ideolojik kalıplara sıkışmaması, kültürel muhafazakarlığın önemi ve yapay zekâ destekli askeri operasyonların ahlaki boyutları üzerine çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Konuşmanın Temel Çıktıları

Programda “Siyaset, ideolojik bir kalıba sıkışmamalıdır, dünyaya açık olmalıdır; ama belli bir siyasi fikir temelinde yapılmalıdır.” diyerek sözlerine başladı. Çelik, bu yaklaşımın AK Parti’nin “muhafazakar demokrat” kimliğinin özünü oluşturduğunu vurguladı.

“AK Parti’nin muhafazakarlığı siyasal bir muhafazakarlık değildir; kültürel bir muhafazakârlıktır.” şeklindeki açıklaması, partinin geleneksel değerleri modern dünyanın dinamikleriyle birleştirme çabasını özetliyor.

Kültürel Muhafazakârlığın Tanımı

Çelik, kültürel muhafazakârlığın sadece geçmişi korumak değil, aynı zamanda toplumsal değerlerin evrensel haklarla uyumlu bir çerçevede yeniden yorumlanması olduğunu belirtti. Bu bağlamda, “dünya beşten büyüktür” ifadesini bir kez daha hatırlatarak, uluslararası platformlarda Türkiye’nin daha kapsayıcı bir duruş sergilemesi gerektiğini savundu.

Yapay Zekâ ve Askeri Kullanım

Konuşmanın en dikkat çeken bölümlerinden biri, yapay zekâ destekli dronların (İHA ve SİHA) “masum sivilleri öldürmek yerine teröristleri bertaraf etmek” amacıyla nasıl kullanılacağıydı. Çelik, “Bu teknoloji, insanlığın en büyük tehdidi olan ‘bilginin değerlerden bağımsız üretimi’ sorunu ile yüzleşmemizi sağlıyor” diyerek, etik sorumluluğun altını çizdi.

Özellikle Gazze’deki sivillerin konumunun yapay zekâ ile tespit edilmesi konusundaki eleştirileri, bölgedeki çatışmaların teknolojiyle nasıl bir boyuta taşındığını gözler önüne serdi.

Birleşmiş Milletler ve Dünya Görüşü

Çelik, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın BM Genel Kurulu’nda “dünya beşten büyüktür” sözünü hatırlatarak, bu mesajın zaman içinde daha fazla dinleyici bulduğunu ifade etti. “Günümüz dünyasında güç ilişkileri, ilkesel ilişkiler ve insan hakları arasındaki bağlar doğru kurulamıyor” diyerek, uluslararası hukukun ve insancıl hukuk ilkelerinin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini savundu.

Özellikle Suriye, Sudan ve diğer bölgelerdeki jeopolitik dinamiklerin, doğal kaynakların (altın, petrol, doğalgaz) etkisiyle şekillendiğine dikkat çekti.

Medya Diline Yönelik Eleştiriler

Çelik, medyanın “Filistinli varken saldırgan, İsrailli varken savunma hakkı” gibi çifte standartları sürdürdüğünü eleştirerek, haber dilinin objektifliğinin kaybolduğunu belirtti. “‘Muhtar bile olamaz’ gibi ifadeler, gerçek bir eleştiri değil, bir temenni haline gelmiştir” diyerek, toplumsal söylemin nasıl manipüle edildiğine değindi.

Bu bağlamda, medya kuruluşlarının haber üretiminde daha şeffaf ve tarafsız bir yaklaşım benimsemeleri gerektiğini vurguladı.

Sonuç ve Değerlendirme

Ömer Çelik’in konuşması, Türkiye’nin iç ve dış politikasında ideolojik sınırlardan kurtulup, kültürel değerleri evrensel normlarla bütünleştirerek yeni bir siyaset modeli inşa etme çabasını ortaya koyuyor. Yapay zekâ ve medya etiği konularındaki uyarıları, gelecekteki politik kararların şekillenmesinde kritik bir rol oynayabilir.

Bir Yorum Yazın


Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.