İstanbul’da, Cezayir’in Başkonsolosluğu tarafından düzenlenen Milli Gün resepsiyonu, Cezayir Kurtuluş Devrimi’nin 71. yıl dönümünü anmak amacıyla şehrin merkezindeki prestijli bir otelde gerçekleşti. Resepsiyona, diplomatik mensuplar, iş dünyasının önde gelen temsilcileri ve iki ülkenin kültür ve sanat camiasından çok sayıda davetli katıldı.

Program, Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı; ardından Cezayir ve Türkiye’nin milli marşları büyük bir saygı çerçevesinde çalındı. İki ülkenin ortak tarihine duyulan derin saygı, bu törende açıkça hissedildi.
Cezayir’in İstanbul Başkonsolosu Mostefa Boudib, yaptığı konuşmada 1 Kasım Devrimi’nin Cezayir halkının tarihindeki dönüm noktasını vurguladı. “Sömürgeciliğe hayır, özgürlüğe ve onura evet” diyerek, halkın kolektif iradesinin ne denli güçlü olduğunu belirtti. Ayrıca, bu tarihî günün bağımsızlık sonrası Cezayir’in elde ettiği başarıları nesilden nesile taşıyan bir fırsat olduğunu dile getirdi.
Boudib, Cezayir’in bölgesel ve uluslararası barış güvenliğinin sağlanmasında “kilit bir aktör” olduğuna işaret ederek, iki ülke arasındaki stratejik ortaklığın tarihsel köklerine değindi. “Yüzyıllardır süregelen kardeşlik ve dayanışma, bugün stratejik ortaklığımızın sağlam temeli olarak hizmet ediyor,” diyerek, iş birliğinin geleceğe dönük vizyonunu özetledi.
Son yıllarda, iki ülkenin liderleri arasında “gerçek ve karşılıklı fayda sağlayan” bir ortaklık kurma iradesiyle hareket edildiği vurgulandı. Bu çerçevede, üst düzey diplomatik ziyaretlerin artışı, bölgesel ve küresel konularda istişare ve koordinasyonun yoğunlaşması gibi somut adımlar ortaya kondu.
Ekonomik boyutta ise, İkili ticaret hacmi 2024 yılında 6 milyar dolar sınırını aşarak yeni bir rekor kırdı. Türkiye, 1 600’den fazla şirketiyle Cezayir’in hidrokarbon dışındaki en büyük yabancı yatırımcısı konumunda. Boudib, bu iş birliğinin “2025 ve sonrasında ticaret hacmini 10 milyar dolara çıkarma” hedefiyle sürdürüleceğini belirtti.
Türk ve Cezayirli yatırımcılara, mevcut fırsatları değerlendirmeleri çağrısında bulunan Boudib, “Cezayir, yatırım ortamını iyileştirmek ve ihracatı hidrokarbonların ötesine taşımak için kapsamlı ekonomik reformlar yürütüyor” diye ekledi.
Konuşmasının ardından, Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun’un yurt dışındaki Cezayirlilerin refahına verdiği önemi hatırlatan Boudib, bu topluluğun Türkiye’deki varlığının iki ülke arasındaki dostluk bağlarını güçlendirdiğini ve Cezayir’in kalkınma sürecine katkı sağladığını vurguladı.
Programın duygusal bir anı ise, Azerbaycan‑Gürcistan sınırında C‑130 tipi askeri kargo uçağının düşmesi sonucu şehit olan askerler anısına bir dakikalık saygı duruşuydu. Bu anma, iki ülkenin yalnızca ekonomik ve diplomatik değil, aynı zamanda insani değerler bakımından da ortak bir paydada buluştuğunu gösterdi.
Resmi törenin sonunda katılımcılar, Cezayir‑Türkiye ilişkilerinin geçmişteki köklerinden beslenen, gelecekte daha da derinleşecek bir ortaklık vizyonu çerçevesinde yeni iş fırsatlarını değerlendirme kararı aldılar.