İki Ülke Arasındaki Stratejik Diyalog
Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi ile
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi arasında gerçekleşen telefon görüşmesi, iki ülkenin son yıllarda artan iş birliğini bir kez daha gözler önüne serdi. Wang Yi, Çin'in İran ile ilişkilerine verdiği önemi vurgulayarak, eylül ayında
Şi Cinping ve İran Cumhurbaşkanı
Mesud Pezeşkiyan arasında yapılan görüşmenin ardından ilişkilerin daha da derinleştirileceğine dair bir uzlaşı sağlandığını belirtti.

Wang, gelecek yılın iki ülkenin diplomatik ilişkilerinin 55. yıl dönümü olacağını hatırlatarak, bu anlamlı dönemi kutlamak ve
kapsamlı stratejik ortaklık çerçevesinde yeni projelere imza atmak istediğini sözlerine ekledi.
Nükleer Konunun Ele Alınışı
Görüşmenin en kritik konularından biri, İran'ın nükleer programı oldu. Wang Yi, nükleer sorunun mevcut siyasi çözüm sürecinin çıkmaza girdiğinin uluslararası toplumu olumsuz etkilediğini dile getirerek, “İran’ın nükleer silah geliştirmeme taahhüdünü memnuniyetle karşılıyoruz” şeklinde bir açıklama yaptı. Çin’in, İran’ın nükleer enerjiyi
barışçıl amaçlarla kullanma hakkını desteklediği vurgulandı ve tarafların diyaloğu sürdürerek nükleer konunun yeniden müzakere yoluna dönmesini umut ettikleri bildirildi.
İran’ın Görüşleri ve Ortak Hedefler
Arakçi, Çin’in küresel meselelerde adaletli duruşunu takdir ettiğini belirterek, iki ülkenin
yakın koordinasyon içinde çalışmaya ve bölgesel barış ile kalkınmayı birlikte ilerletmeye hazır olduklarını ifade etti. İran, “eşitlik ve kazan-kazan” prensibi çerçevesinde tüm taraflarla iş birliğini güçlendirme kararlılığını yineledi.
Bu çerçevede, Çin’in
Belt‑and‑Road Initiative (Kuşak ve Yol) kapsamında İran’a sunduğu yatırım fırsatları, enerji alanındaki ortak projeler ve savunma sanayindeki iş birliği potansiyeli de gündeme geldi. Uzmanlar, iki ülkenin jeopolitik konumlarını güçlendirecek bu adımların, Orta Doğu‑Asya bölgesindeki dengeleri yeniden şekillendirebileceğini öngörüyor.
Gelecek Yıllara Yönelik Planlar
Wang Yi, 55. yıl dönümü öncesinde yapılacak olan yüksek düzeyli ziyaret ve imzalanacak yeni anlaşmaların, iki ülkenin ticaret hacmini artıracağını ve özellikle enerji, altyapı ve teknoloji transferi alanlarında somut adımlar atılacağını vurguladı. Arakçi ise İran’ın, Çin’in küresel ekonomik platformlarındaki aktif rolünden faydalanarak, ekonomik çeşitlendirme ve dışa bağımlılığın azaltılması hedeflerine ulaşmak istediğini dile getirdi.
Sonuç olarak, Çin‑İran ilişkileri sadece diplomatik bir dostluk değil, aynı zamanda ekonomik ve güvenlik alanlarında da
çok katmanlı bir stratejik ortaklık olarak konumlanıyor. Tarafların bu ortak zemini genişletme çabaları, bölgesel istikrar ve uluslararası enerji piyasalarındaki dinamikler açısından kritik bir öneme sahip.