Gece saat 20.50 civarında Pendik’teki Orhangazi Mahallesi, Pınarlı Sokak’ta meydana gelen dehşet verici saldırıda, 32 yaşındaki Hilal Aktepe vücudunun çeşitli bölgelerinden kesici aletle yaralanarak hayatını kaybetti. “Olay yerine gittiğimizde kadının hâli görülmeyecek bir durumdaydı,” diye belirten polis ekipleri, şüpheliyi olay yerinden kaçarken arabayla takip edip kısa sürede yakaladığını bildirdi.
Şüpheli olarak belirlenen Necip Savaş D., daha önce beş suç kaydı bulunan, aile içi şiddet geçmişi bulunan bir şahıs. 2020 yılında aynı kişi hakkında 2 aylık uzaklaştırma kararı alınmış, ancak karar uygulanamamıştı.
Hilal Aktepe, olaydan önce de eşine karşı şiddet iddialarıyla polise başvurmuş ve mahkeme tarafından koruma kararı alınmıştı. Yetkililer, “Uzaklaştırma kararı hâlâ yürürlükte olmalıydı; ancak uygulama eksikliği trajik sonucu doğurdu,” şeklinde açıklama yaptı.
Mahalle sakinlerinden Adile Doğan, “Dört yıldır aynı evde yaşıyor, komşular onu çok iyi bir anne ve insan olarak tanıyorlardı. Tekrar tekrar şiddet bildirimleri almıştık ama hiçbir şey değişmedi,” dedi.
Olay anını çocukları gören komşular, “Kızları o an ne olduğunu anlayamazken gözyaşları içinde kaçmaya çalıştılar,” şeklinde duygusal açıklamalarda bulundu. Olay sonrası 4 çocuğun (3 kız, 1 erkek) sosyal hizmetler tarafından korunma altına alındığı ve geçici barınaklara yerleştirildiği bildirildi.
Polis, şüpheliyi gözaltına aldıktan sonra tutuklama kararı almayı planlıyor. Savcılık, “Aile içi şiddetin en uç noktası bu olayda ortaya çıktı. Şüpheli, kasten öldürme ve ceset üzerinde ağır yaralama suçlarından yargılanacak,” dedi.
Bu trajik olay, Türkiye’de aile içi şiddetle mücadeleye yönelik yasal düzenlemelerin ve koruyucu önlemlerin yetersizliğini bir kez daha gözler önüne serdi. Kadın hakları örgütleri, “Uzaklaştırma kararlarının uygulanması konusunda sistematik bir eksiklik var. Bu tür vakalar önlenebilir,” diyerek yetkilileri acil önlem almaya çağırdı.


Uzmanlar, benzer vakaların tekrar etmemesi için mahkeme kararlarının titizlikle uygulanması, polis müdahalelerinin hızlandırılması ve sosyal hizmetlerin aile içi şiddet riskini taşıyan bireylere erken müdahale sistemleri kurması gerektiğini vurguluyor.
Bu korkunç olay, Pendik’te ve ülke genelinde toplumsal duyarlılık yaratırken, adli ve sosyal kurumların bir arada çalışarak benzer trajedilerin önüne geçmesi gerektiğini bir kez daha hatırlattı.