Fikri Mülkiyet Haklarının Korunmasına Yönelik Uluslararası Seminer Ankara’da Gerçekleşti

Fikri Mülkiyet Haklarının Korunmasına Yönelik Uluslararası Seminer Ankara’da Gerçekleşti
Yayınlama: 03.12.2025
2
A+
A-

Özet

Türkiye Ticaret Bakanlığı, uluslararası işbirliği çerçevesinde sahtecilik ve fikri mülkiyet haklarının korunması üzerine çok sayıda dış temsilcinin katıldığı bir bölgesel seminer organize etti. Etkinlikte Europol, Interpol, AB Fikri Mülkiyet Ofisi ve birçok Avrupa ülkesinden yetkililerle birlikte, sınır aşan sahtecilik suçlarıyla mücadele stratejileri ve gümrük uygulamaları masaya yatırıldı.

Seminerin Kapsamı ve Katılımcılar

Seminer, ‘Fikri Mülkiyet Haklarının Korunmasına İlişkin Bölgesel Semineri’ adıyla Ankara’da gerçekleşti. Katılımcılar arasında Europol, Interpol, Avrupa Birliği Fikri Mülkiyet Ofisi ve Bulgaristan, Fransa, Belçika, Yunanistan, İtalya, İspanya, Almanya ve Polonya gibi ülkelerden gelen kamu idareleri temsilcileri bulunuyordu. Bu çok taraflı katılım, sınır ötesi sahtecilik mücadelesinde ortak bir çerçeve oluşturma amacını taşıyordu.

Bakan Yardımcısının Açılış Konuşması

“Bakanlığımız hem gümrük idaresi hem de diğer ticaret unsurları nedeniyle fikri mülkiyet haklarının korunmasının merkezinde yer alıyor.” diyerek Sezai Uçarmak konuşmasına başladı. Uçarmak, gümrük idaresinin uluslararası düzenlemelerle paralel bir mevzuat geliştirdiğini, hiçbir zaman bu düzenlemelerden geri kalmadığını vurguladı. Gümrük Kanunu’nun 57. maddesinde yer alan “fikri ve sınai mülkiyet haklarının ihlali” tanımına dayanarak, gümrük yetkililerinin bu ihlalleri tespit ettiklerinde doğrudan müdahale edebileceğini belirtti.

Elektronik İşlemler ve Gümrük Müdahaleleri

Uçarmak, işlemlerin tamamen elektronikleştiğini ve bu sayede gümrük idaresinin, firmanın başvurusu olmasa bile fikri mülkiyet ihlali tespit ettiğinde, başvuru şartı olmaksızın ürünleri alıkoyup işlemleri durdurabildiğini ifade etti. “Gümrüklerde sahteciliğe karşı mücadele sürüyor” diyerek, sahte ürünlerin ithalatına dair sıkı bir denetim politikası izlediklerini ekledi.

Ambalaj ve Etiket Yanıltıcılığı

Gümrük Kanunu kapsamında, bir ürünün ambalajı üzerinden “başka bir ülkede üretilmiş” izlenimi veren semboller taşıması halinde, ithalat izni verilmeyeceği açıkça belirtildi. Uçarmak, bu tip durumlarda herhangi bir başvuru gerekmeksizin gümrük görevlilerinin karar alabileceğini, geçmişte bu uygulamanın yoğun olarak yürütüldüğünü, ancak günümüzde teknolojik gelişmeler sayesinde daha sofistike denetim yöntemleriyle desteklendiğini anlattı.

Online Platformların Sorumluluğu

2022 yılında yürürlüğe giren Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun kapsamında, çevrim içi alışveriş platformlarına da fikri mülkiyet ihlallerini engelleme yükümlülüğü getirildi. Uçarmak, “Eğer sahte bir ürün ya da marka satışı tespit edilirse, hak sahibi platforma başvurabilir; platform da satıcıyı derhal ilanı kaldırmaya zorlar.” diyerek, mahkemeye başvurma zorunluluğu olmadığını vurguladı.

Ulusal ve Uluslararası İşbirliği

Türkiye genelinde 160 gümrük müdürlüğü, sahtecilik ile mücadelede aktif rol oynuyor. Ancak Uçarmak, tek başına gümrük idaresinin bu sorunu tamamen çözemeyeceğini, farkındalık artırma ve ulusal‑uluslararası koordinasyonun kritik olduğunu belirtti. Seminer, sınır aşan sahtecilik suçlarının önlenmesinde “iyi ülke uygulamaları” paylaşımının da hedeflendiği bir platform işlevi gördü.

Gelecek Adımlar ve Beklentiler

Seminerde, önümüzdeki dönemde gümrük prosedürlerinin daha da dijitalleşmesi, yapay zeka destekli tarama sistemlerinin devreye alınması ve uluslararası bilgi paylaşım ağlarının güçlendirilmesi planları ortaya kondu. Ayrıca, fikri mülkiyet hak sahiplerinin şikayetlerini hızlıca işleme alabilecek özel bir birim oluşturulması da gündemdeydi. Bu adımlar, sahte ürünlerin piyasaya girişini engellemek ve yerli üreticileri korumak açısından büyük önem taşıyor.

Bir Yorum Yazın


Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.