Ankara Çankaya Emek Mahallesi’nde 4 Ağustos’ta bir hafriyat kamyonu, 06 COV 136 plakalı, inşaat şantiye alanının önünde geçmeye çalışan iki yaşlı kadına çarptı. 75 yaşındaki Semra Çevik bir hafta içinde hayatını kaybederken, 67 yaşındaki Anıl Gülçür ise ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldı.


Aile, şoför M.Ü.‘nin kamyonu bilerek ve kasıtlı bir şekilde iki kadının üzerine sürdüğünü iddia ediyor. “Teyzem sürücünün bilerek üzerlerinden geçtiğini söyledi” şeklindeki ifadeler, mahkemede kasten öldürme suçlamasının temelini oluşturuyor.
Aile temsilcileri Beste Gülçür Kaplan ve Uğur Arman Gülçür, zanlının sadece taksirle değil, bilinçli bir eylemle hareket ettiğini savunarak, savcılığın hazırladığı iddianamenin değiştirilmesini talep ediyor.
M.Ü.’nün daha önce benzer bir kazada aynı aileden üç kişiyi yaraladığı ortaya çıktı. 25 yıllık hapis cezası verilen bir suçtan hüküm giymemiş, ehliyetine el konulmadığı da öğrenildi. Toplamda 10 ayrı suç dosyası bulunduğu belirtiliyor. Bu durum, ailenin adalet talebini güçlendiren bir unsur olarak mahkemeye sunulacak.
Görgü tanıkları, kamyonun şoförünün geçiş anında hızla ilerlediğini ve dört tekerleği de iki kadının üzerinden geçtiğini ifade ediyor. Olay anında çevredeki vatandaşların şoförü bağırarak uyardığı, fakat şoförün bu uyarılara aldırmadığı iddia ediliyor. Ayrıca, şantiye alanında herhangi bir uyarı sistemi ya da “kör nokta” işareti bulunmadığı, ailenin ek sorumluluk aramasına yol açtı.
Davanın avukatı Ömer Ulusoy, savcılığın hazırladığı “birden fazla kişinin ölümüne taksirle sebebiyet verme” iddiasına karşı çıkıyor. Avukat, şoförün “asli kusurlu” olduğuna dair bilirkişi raporunu vurgulayarak, kasten öldürme suçlamasının mahkeme tarafından değerlendirilmesini talep ediyor. Ulusoy, zanlının geçmişteki suç kayıtlarının da dikkate alınması gerektiğini belirtiyor.
Beste Gülçür Kaplan, annesinin ölüm anını ve bedeninin parçalanmış olduğunu anlatırken, “Psikolojik olarak çok kötü bir haldeyiz” ifadelerini kullandı. Olayın üzerinden dört ay geçmesine rağmen aile hâlâ şok etkisi altında ve diğer aile fertleri de sağlık sorunları yaşamaya başladı.
Uğur Arman Gülçür ise, “İki canımız gitti, dört aile paramparça oldu” diyerek duygusal bir açıklama yaptı ve olayın toplumsal etkisini vurguladı.
Aile, sadece bireysel bir ceza değil, aynı zamanda inşaat sahalarında yaya güvenliği, uyarı sistemlerinin zorunlu kullanımı ve sürücü ehliyetine el konulması gibi daha geniş çaplı önlemlerin alınmasını talep ediyor. Bu talep, benzer kazaların önlenmesi açısından önemli bir örnek teşkil edebilir.
İlk duruşma yarın gerçekleşecek. Aile, mahkemenin sadece taksir değil, olası bir kasıt unsurunu da inceleyeceğini umuyor. “Adaletin tecelli edeceğine inanıyoruz” diyen aile, sürecin titizlikle yürütülmesini ve zanlının en üst sınırda ceza almasını hedefliyor.