AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, CHP Genel Başkanı Özgür Özel‘in partisindeki yolsuzluk iddialarını görmezden geldiğini ve bunun yanında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef alan söylemlerle “siyasi dil cambazlığı” yaptığını belirtti. Çelik, “Önce kendi partini temizle” mesajını bir kez daha vurgulayarak, Özel’in öncelikli görevini ihmal ettiğini ifade etti.

Bu açıklama, iki büyük partinin liderleri arasındaki gerilimi yeniden alevlendirdi. Çelik, “CHP içinde fışkıran skandallar ve yolsuzlukları örtbas etmeye çalışmak, başka bir siyasi faaliyeti olmadığı anlamına geliyor” diyerek, Özel’e doğrudan eleştiri yağdırdı.
Çelik, Özel’in “kendi partisindeki gerçek CHP’lilere kulak vermesi” gerektiğini, aksi takdirde “siyasi nezaketten uzak” bir tutum sergilediğini savundu. “CHP’de ortaya çıkan yargıya taşınan iddialar varken, Cumhurbaşkanı’nı “çetelerle yan yana getirmeye” çalışması kabul edilemez” şeklindeki ifadeler, iki parti arasındaki ideolojik çatışmanın boyutunu gözler önüne serdi.
Çelik, ayrıca, “CHP’deki cari dürüstlük açığı, siyasi dil cambazlığıyla kapatılamaz” diyerek, Özel’in söylemlerinin sadece bir “siyasi navigasyon kaybı” olduğunu iddia etti. Bu sözler, partisinin iç dinamiklerine dair eleştirileriyle de dikkat çekti.
Ömer Çelik’in açıklaması, Twitter ve Instagram’da geniş yankı buldu. Kullanıcılar, “parti temizliği kimden bekleniyor?” ve “siyasi rekabet mi, yoksa gerçek temizlik mi?” gibi sorular yönelterek tartışmayı derinleştirdi. Bazı yorumcular, Çelik’in mesajının “siyasi bir provokasyon” olduğunu savunurken, diğerleri ise Özel’in “gerçek bir temizlik yapmadığını” ve bu durumun “kamuoyunu yanıltıcı” olduğunu belirtti.
Türkiye siyaset tarihindeki benzer lider çatışmaları, parti içi temizleme çağrılarının sıkça gündeme geldiğini gösteriyor. 2015 yılındaki AK Parti içinde gerçekleşen temizlik operasyonları ve 2018 yılında CHP içinde yaşanan yolsuzluk iddiaları, bugün de benzer bir çerçevede değerlendirilebilir. Çelik’in bu açıklamaları, geçmişteki örnekleri hatırlatarak, “parti içi temizlik” kavramının ne kadar kritik bir tartışma olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Ömer Çelik’in açıklamaları, hem AK Parti içinde hem de muhalefet içinde yeni bir gerilim dalgası yaratabilir. Özel’in bir sonraki adımı, partisinin içindeki skandalları nasıl yöneteceği ve Çelik’in “kendi partini temizle” mesajına nasıl yanıt vereceği olacak. İki lider arasındaki bu diyalog, önümüzdeki haftalarda hem parti içi dinamikleri hem de genel siyasi atmosferi şekillendirebilir.