Deniz Yücel, parti genel merkezinde düzenlenen basın toplantısında, “Vatandaş borç batağında çırpınıyor, çırpındıkça da batıyor. Vatandaşın bireysel kredi ve kredi kartı borçları, ekimde 219 milyar lira artarak 5 trilyon 522 milyar lirayı buldu.” şeklinde çarpıcı bir açıklama yaptı. Bu rakam, Türkiye’nin hanehalkı borç stokunun en yüksek seviyesine ulaştığını gösteriyor.

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Genel Başkan Özgür Özel’in başkanlığında gerçekleşen toplantının ardından Yücel, “İmamoğlu çıkar amaçlı suç örgütüne yönelik yürütülen soruşturma kapsamında hazırlanan iddianameyi eleştiriyor, yargılamaların tutuksuz sürdürülmesi gerektiğini savunuyor.” dedi. Yücel, iddianamenin CHP’ye kapatma davası açma amacı taşıdığını iddia ederek, “Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran, çok partili yaşamın yolunu açan CHP’yi kimse kapatamaz.” ifadelerini kullandı.
TCMB Başkanı Fatih Karahan’ın 2025 yıl sonu enflasyon tahmini (%31‑%33) üzerine Yücel, “Merkez Bankası’nın tutmayan tahminleri, ekonominin ne kadar öngörülemez bir hâle geldiğini ortaya koyuyor. Hedef revizyonları sürekli yapılırken, vatandaş ay sonunu geçinemiyor.” şeklinde eleştirdi. Yücel, düşük ücretlerle geçim mücadelesi veren halkın durumunu şu sözlerle özetledi: “Yorgan ayağı örtmüyor, faturalar ödenemiyor, tencere kaynamıyor, maaşlar hiçbir açığı kapatamıyor.“
Kocaeli’nin Dilovası ilçesindeki kozmetik fabrikasında çıkan yangında 7 kişinin hayatını kaybettiğini hatırlatan Yücel, “Herhangi bir önlem alınmadan, izinsiz, güvencesiz, tedbirsiz bir şekilde faaliyet gösteren bu iş yeri ve denetimi yapmayanlar, 7 canımızın hesabını nasıl verecek?” diye sordu.
Yücel, asgari ücret ve emekli maaşları üzerinden hükümeti sert bir dille eleştirirken, “AKP’nin TÜİK rakamlarıyla sokağın gerçekleri ne yazık ki uyuşmuyor.” ifadelerini kullandı. Bireysel kredi ve kredi kartı borçlarının ekimde 219 milyar lira artarak 5 trilyon 522 milyar liraya ulaşması, 23 yıldır sistematik bir yoksullaşma sürecinin devam ettiğini gösteriyor. Yücel, “Alım gücü yükselmedikçe sokağın yangını daha da artacak” diyerek, işsizlik, adaletsiz vergi sistemi ve sosyal yardımlara bağımlı bir halkın durumu üzerine çözüm önerileri sundu: “İşsizlikle mücadele, adil vergi reformu ve ücretlerin gerçek yaşam maliyetine göre düzenlenmesi, halkın borç batağından çıkması için şarttır.”
Yücel, ekonomik istikrarın sağlanması için maliye politikalarının şeffaflığı, Merkez Bankası’nın bağımsızlığı ve sosyal yardımların geçici destekten kalıcı refah politikalarına dönüşmesi gerektiğini vurguladı. “Halkımız ayağını yorganına göre uzatmaya çalışsa da artık yorgan ayağı örtmüyor, bu durum sürdürülemez.” diyerek, parti programının temelini oluşturan sosyal adalet ve ekonomik büyüme hedeflerini bir kez daha hatırlattı.