Influenza A virüs ailesine ait H3N2 alt tipi, son yıllarda özellikle Güney Yarımküre’de ortaya çıkan ve hızla küresel yayılım gösteren bir grip varyantıdır. “Bu sene Güney Yarım Küre’de başlayan bir salgın var” diyerek Prof. Dr. Tevfik Özlü, virüsün kökeni hakkında uyarıda bulundu.
Avustralya’da tespit edilen H3N2 suşu, son iki ay içinde yediye yakın mutasyon geçirerek daha bulaşıcı bir yapıya kavuşmuş. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) raporlarına göre, sadece geçen ay Avustralya, Japonya, İngiltere ve Amerika’da binlerce yeni vaka kaydedildi. Bu durum, virüsün Kuzey Yarımküre’ye geçişinin erken bir işareti olarak değerlendiriliyor.


Virüsün bulaştırıcılık hızı, klasik grip tiplerine göre %30‑40 daha yüksek olarak ölçülmüş. Bu, özellikle kapalı ve kalabalık ortamlarda hızlı bir yayılma riski anlamına geliyor.
Prof. Dr. Özlü, “5 yaş altında ve 50 yaş üzerindeki bireyler daha ağır seyrettiği için öncelikli aşı hedefi olmalıdır” diyerek risk gruplarını vurguladı. Mevcut grip aşıları, H3N2’ye karşı kısmen koruma sağlasa da, son mutasyonlar aşı etkinliğini %10‑15 oranında azaltmış olabilir. Ancak aşılanan bireylerin ağır hastalık geçirme olasılığı hâlâ önemli ölçüde düşmektedir.
Uzman, “Ülkemizde influenza salgını henüz başlamamış ancak Avrupa’da sık görülüyor. Avrupa‑Türkiye havayolu ve ticari bağlantıları göz önüne alındığında, virüsün önümüzdeki haftalarda Türkiye’ye gelme ihtimali çok yüksek” şeklinde bir öngörüde bulundu. Erken uyarıların ve aşı kampanyalarının zamanında yürütülmesi, olası bir salgının etkisini azaltabilir.
Virüsün grip benzeri semptomları (ateş, burun akıntısı, öksürük, halsizlik vb.) bulunmakta; bu yüzden hijyen kurallarına dikkat etmek, hasta kişilerin maske takması ve evde istirahat etmesi hayati önem taşır. Ayrıca, toplu taşıma ve kalabalık ortamlardan mümkün olduğunca kaçınmak, riskli bireylerin aşı takvimine sadık kalması önerilmektedir.
Prof. Dr. Özlü, “Aşılanmış olanlar yine daha iyi korunmuş olacaklar. Risk gruplarından hala aşılanmamış olanlar varsa aşılanabilirler” diyerek aşılamanın önemini bir kez daha vurguladı. Sağlık otoritelerinin, virüsün hızlı yayılımına karşı erken uyarı sistemlerini etkinleştirmesi ve halkı bilinçlendirmesi, potansiyel bir pandemik durumun önlenmesinde kilit rol oynayacaktır.