Yılmaz Vural, Arda Güler’in Babasını “Sakın” Diyerek Uyardı

Türk futbolunun duayen teknik direktörü Yılmaz Vural, Arda Güler’in babası Ümit Güler’e yönelik uyarısını ilk kez paylaştı.

Vural’ın Çarpıcı Açıklamaları

Teknik direktörlüğün en renkli isimlerinden biri olarak tanınan Yılmaz Vural, Haberler.com Spor programında Dilşad Özcan ve spor yazarı Alper Kınar ile yaptığı söyleşide, futbol dünyasındaki birçok güncel konuyu ele aldı. Vural, geçmişteki deneyimlerini ve anılarını anlatırken, aynı zamanda genç yeteneklerin kariyer yönetimi üzerine çarpıcı uyarılarda bulundu.

Arda Güler ve Real Madrid

Vural, Real Madrid’e transfer eden genç milli yıldız Arda Güler hakkında “Çocuk alıyor, veriyor, içeri kat ediyor. Gerçekten seyrettikçe keyif alıyorum” diyerek, genç futbolcunun Avrupa’da ne kadar değerli bir varlık olduğunu vurguladı. Vural, Güler’in teknik ve taktiksel zekâsının, Real Madrid’in A takımına entegre olmasının uzun vadede Türkiye futbolu için büyük bir kazanç olacağını belirtti.

Babası Ümit Güler ile Görüşme

En dikkat çeken an ise, Vural’ın Arda Güler’in babası Ümit Güler ile yaptığı sohbeti anlatması oldu. Vural, “Babası buradaydı. Sohbet ederken bana, ‘Hocam ne yapsak ya? Arsenal falan da istiyordu’ dedi. Ben de dedim ki, ‘Sakın ola elleme! Bu çocuk Real Madrid’in A takımında, 19 yaşında. Üç dakika, beş dakika bile oynasa çok büyük şey. Sen ne diyorsun ya? Sakın oynamayın. Sabredin” ifadelerini kullandı.”

Vural, genç oyuncunun gelişim sürecinde sabır ve doğru yönlendirmenin ne kadar kritik olduğunu vurgularken, kulüp yönetimlerinin de uzun vadeli planlar yapması gerektiğini hatırlattı. “Kısa vadeli başarılar cazip gelebilir, fakat genç yeteneklerin yetiştirilmesi ve onlara oyun içinde gerçek sorumluluk verilmesi, Türk futbolunun sürdürülebilir başarısı için şarttır.” diye ekledi.

Vural’ın bu açıklamaları, sosyal medyada geniş yankı buldu ve futbol otoriteleri arasında “gerçek baba koruması” tartışmalarını başlattı. Birçok taraftar, Vural’ın genç yeteneklerin korunması gerektiği mesajını desteklerken, bazı yorumcular ise “oyuncunun kendi kararlarını alması” gerektiğini savundu.