Hollanda’nın Türk Vatandaşlarına Yönelik Ayrımcı Kararı Gündemde!

Hollanda, Türk vatandaşlarının oturum başvurularını askıya alarak haklarını sınırladı; AKİB’den sert tepki ve uluslararası hukuk mücadelesi.

Kararın Detayları ve Hukuki Çerçeve

Avrupa Kayserili İşverenler Birliği (AKİB) Genel Başkan Yardımcısı Hukuk ve Diplomatik İşler Komisyonu Başkanı İsmet Özkara, Hollanda Danıştayının 1 Temmuz 2025 tarihinde aldığı ve “Ankara Anlaşması” çerçevesinde yapılan şirket oturum başvurularını fiilen askıya alan karara sert bir tepkide bulundu.

Bu karar, Hollanda içinde yapılan tüm başvuruların “otomatik ret” gerekçesiyle kabul edilmemesine yol açtı. Özkara, bu uygulamanın hem Hollanda iç hukukuna hem de uluslararası sözleşmelere aykırı olduğunu vurgulayarak, “Her başvuru kendi içinde değerlendirilmelidir; toplu bir ret politikası hukuki değil, siyasi bir tutumdur.” şeklinde konuştu.

İki Taraflı Anlaşmanın Kapsamı

Ankara Anlaşması, Türkiye vatandaşlarına AB ülkelerinde girişimci olarak oturum izni alabilme hakkı tanıyan bir çerçeve sunar. Ancak Hollanda’nın yeni uygulaması, bu hakları diğer ülke vatandaşları için geçerli tutup yalnızca Türk vatandaşlarına sınırlama getirdiği için “açık bir ayrımcılık” olarak nitelendirildi.

Uluslararası ve Yerel Tepkiler

Özkara, Hollanda’nın Amerika, Kanada, Japonya ve Güney Kore gibi ticaret anlaşması bulunan ülke vatandaşlarına aynı kısıtlamayı getirmediğini hatırlatarak, “Aynı haklar bu ülkelere tanınırken Türkiye’ye tanınmıyor. Bu, ayrımcılığın en somut örneğidir.” diye belirtti.

Kararın duyurulmasının ardından Türk girişimciler, Hollanda’da şirket kurma, iş planı hazırlama ve süreci ülke içinde yönetme imkanlarını kaybetti. Bu durum, Türkiye’nin Avrupa’da iş kurma özgürlüğüne ve serbest çalışma haklarına ciddi bir darbe olarak algılandı.

Hukuk Mücadelesi ve İmza Kampanyası

Karara karşı harekete geçen Özkara ve ekibi, kararın geri çekilmesi için Avrupa Komisyonu’na sunulmak üzere kapsamlı bir imza kampanyası başlattı. “Bu yalnızca Türk vatandaşlarının değil, Avrupa’da iş kurma özgürlüğünün korunması adına verilen bir mücadeledir. Herkesin bu süreçte destek vermesi büyük önem taşıyor.” diyerek kamuoyundan destek istedi.

Uzmanlar, Hollanda’nın bu adımının AB içinde yeni bir ayrımcılık dalgasının habercisi olabileceği ve benzer uygulamaların diğer üye devletlerde de tetikleyebileceği uyarısında bulunuyor. Öte yandan, Türkiye dışişleri temsilcileri de konuyu diplomatik kanallardan gündeme alarak, Hollanda’yı uluslararası yükümlülüklerine uyması yönünde uyarıyor.

Gelecek İçin Beklentiler

Avrupa Komisyonu’nun bu başvuruyu nasıl değerlendireceği ve Hollanda’nın kararını revize edip etmeyeceği merak konusu. Eğer karar geri alınmazsa, Türk girişimcilerin Hollanda pazarına erişimi kalıcı olarak engellenebilir ve bu durum iki ülke arasındaki ekonomik ilişkileri olumsuz etkileyebilir.

İlgili paydaşların ve sivil toplum kuruluşlarının da sürece dahil olması, kararın uluslararası hukuk çerçevesinde yeniden ele alınması için kritik öneme sahip.